Görünür ışık veya görünür izge , elektromanyetik tayfın insan gözü tarafından saptanabilen aralığıdır. Bu dalgaboyu aralığına kısaca görünür ışık veya sadece ışık da denmektedir. Aralığın sınırları tam olarak belirlenmemiş olmakla birlikte, ortalama bir insan, 400 ile 700 nm arasındaki dalgaboylarını saptayabilir. Titreşim sayısı olarak, bu aralık 450-750 terahertze eşdeğerdir.
İşte görme duyumuzdan sorumlu olan ışık hakkında ilginç bilgiler:
* İnsan gözü tarafından görülebilen ışığın dalga boyu 400 nm ile 700 nm arasındadır.
* Kırmızı, görünür ışık içinde en uzun dalga boyuna sahip olan renktir. En düşük dalga boyuna sahip olan renk ise mordur. Dolayısıyla gözümüzün algıladığı ışık, mor ötesi ışınımlar ile kızıl ötesi ışınımlar arasında bulunur...
* Güneş'ten dünyaya gelen ışığın % 43'ü görünür ışınımdır. Mor ötesi (ultra viyole) ışınımların oranı % 7civarında olmasına rağmen çok tehlikelidir. Bu ışınımlar yoğun enerjili olduğu için biyolojik moleküllerin yapısını bozar, yanıklara ve deri kanserine sebep olabilir. Geri kalan yaklaşık % 50'si ise kızıl ötesi ışımalardır.
* Işık hızının boşlukta saniyede 300.000 km'ye kadar çıktığı tahmin edilmektedir.
* Güneş ışığı dünyaya 8 dakika 20 saniye'de ulaşır.
* Dünyanın yüksek kuzey ve güney enlemlerinde belli dönemlerde seyredilebilen ve izleyenleri kendine hayran bırakan kutup ışıkları, güneşten gelen yüklü parçacıkların dünyanın manyetik alanı ile etkileşmesi sonucu oluşur.
* Canlılar da ışık üretebilir! Biyoluminesans denilen bu duruma derin okyanuslarda yaşayan canlıların büyük bölümünde rastlanır. Kimi canlı bu özelliği kamuflaj olarak kullanırken, kimi dikkat çekmeye çalışır.
* Yıllardır bilinen “ışığa bakınca hapşırmak” gibi bir kavram vardır. “Fotik hapşırma refleksi” denilen bu durumun nedeni tam olarak bulunamasa da, parlak ışığa bakınca hapşıran insan sayısının %35 civarı olduğu düşünülmektedir.
* Gökyüzü mavi gözükür; çünkü mavi ışık düşük dalga boyuna sahiptir ve atmosferden geçerken daha çabuk dağılır. Bu nedenle güneşten gelen ışık mavi olarak yansır.
* Evrende ışığın kaçamadığı bir yer vardır ki, o da kara deliktir. Bir kara delik, o kadar yoğun bir kütleye sahiptir ki, çekimine ışık bile dayanamaz; dolayısıyla bu gizemli oluşumlar ışığı yansıtmadığından direkt olarak gözlemlenemez.
Kaynak:fwmail.net