Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adı/E-Posta:
  

Şifreniz:
  





Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler: 3,058
» Son Üye: Doo92
» Toplam Konular: 2,832
» Toplam Yorumlar: 3,062

Detaylı İstatistikler

Kimler Çevrimiçi
Toplam: 959 kullanıcı aktif
» 0 Kayıtlı
» 959 Ziyaretçi

Son Aktiviteler
Nuh’un Gemisi’nin Çözülem...
Forum: TARİH
Son Yorum: Emka
21-02-2024, Saat: 21:57
» Yorumlar: 3
» Okunma: 6,374
DEMON İSİMLERİ LİSTESİ VE...
Forum: DEMONLAR
Son Yorum: Debriyaj_Balatasi
15-02-2024, Saat: 02:30
» Yorumlar: 1
» Okunma: 23,439
Trabzon'da ki Majisyenler
Forum: TRABZON SPİRİTÜELLERİ
Son Yorum: koavemaji
02-02-2024, Saat: 14:11
» Yorumlar: 0
» Okunma: 333
11:11'in Manevi Önemi ve ...
Forum: EVRENSEL ENERJİLER
Son Yorum: zeynepbuhan
10-11-2023, Saat: 18:49
» Yorumlar: 1
» Okunma: 5,326
Sürekli Şiddetli Baş Ağrı...
Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
Son Yorum: Gümüşkurt
25-09-2023, Saat: 19:23
» Yorumlar: 0
» Okunma: 829
%100 Etkili Şans İlmi Hav...
Forum: BÜYÜLER
Son Yorum: Gümüşkurt
18-09-2023, Saat: 23:51
» Yorumlar: 0
» Okunma: 699
Baş Melek Cebrail'in ismi...
Forum: Gabriel (Cebrail)
Son Yorum: Gümüşkurt
17-09-2023, Saat: 15:38
» Yorumlar: 0
» Okunma: 611
Samsunlu Spiritüalist ark...
Forum: SAMSUN SPİRİTÜELLERİ
Son Yorum: Gümüşkurt
17-09-2023, Saat: 15:30
» Yorumlar: 0
» Okunma: 459
Ra'yı gördüm ne anlama ge...
Forum: Bilinçaltı
Son Yorum: spiruelistra
28-05-2023, Saat: 13:43
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,618
MUCİZE YARATAN KELİMELER
Forum: ENTERESAN BİLGİLER
Son Yorum: Emka
29-01-2023, Saat: 16:53
» Yorumlar: 11
» Okunma: 95,776

 
  Carl Pruitt ve Lanetli Mezar Olayı
Yazar: Emka - 15-05-2016, Saat: 05:33 - Forum: PARANORMAL OLAYLAR - Yorum Yok

maxresdefault.jpg




1938 Yılında yaşanmış olan bu olayda yaşananlardan normal olsada daha sonrası mezarlıkta yaşanan olaylar dikkat çekmiş ve korkutucu bir hal almıştır iyi seyirler.

Bu konuyu yazdır

  Belmez Kasabası Gizemi ve Yaşanan Korkunç Olaylar
Yazar: Mutlakguc - 15-05-2016, Saat: 05:29 - Forum: PARANORMAL OLAYLAR - Yorum Yok

maxresdefault.jpg




1971 yılında İspanya'da yaşanan ve asrın paranormal olayı diye adlandırılan Belmez Kasabası Olayını anlatmaya çalıştım. Hala Gizemi Çözülmemiş olan bu esrarengiz olayı umarım severek beğenerek izlersiniz

Bu konuyu yazdır

  Evrenin Sonu Nasıl Gelecek?
Yazar: Mutlakguc - 15-05-2016, Saat: 05:09 - Forum: EVREN VE BİLİM - Yorum Yok

Evrenin Sonu Nasıl Gelecek 


Bilim insanlarına göre evren dört şekilde son bulabilir: büyük donma, büyük çökme, büyük değişim, büyük parçalanma.

Bilim insanları 6 milyar yıl sonra Dünya’nın muhtemelen yok olacağına inanıyor. Güneş sönerken kızıl bir deve dönüşüp gezegenimizi yutunca…

Oysa Dünya, güneş sistemindeki gezegenlerden sadece biri ve Güneş, galaksideki milyarlarca yıldızdan biri ve evrenin sadece görebildiğimiz kısmında yüz milyarlarca galaksi var. Onların sonu nasıl olacak? Evren nasıl sona erecek?


1439332489998.jpg

Bu konuyu yazdır

  Gizemi Çözülememiş 8 Akıl Almaz Olay
Yazar: Mutlakguc - 14-05-2016, Saat: 20:21 - Forum: PARANORMAL OLAYLAR - Yorum Yok




1- Gizemli Uzay Adamı
24 Mayıs 1964 yılında Jim Templeton isminde bir itfaiyeci kızınıda alarak Solway Firth bölgesine dolaşmaya gider ve kızı ile beraber bazı fotoğraflar çeker.Fotoğrafları çekip fotoğrafcıdan çıkarttıran Templeton ailesi fotoğrafları incelerken adeta şok olur.Fotoğraflarda kızlarının arkasında bir astronot figürü gözükmektedir.Fotoğrafların çekildiği sırada böyle bir nesnenin olmadığını ileri süren Templeton ailesi 2011 yılında fotoğrafları Kodak Laboratuvarlarına gönderir ve Kodak fotoğraflarda hiç bir şekilde oynama olmadığını tesciller.Fotoğrafın gizemi çözülememiştir.
2-Ay Yıldız

3-Kara Şövalye Uydusu
Kara Şövalye Uydusunun dünya yörüngesinde yaklaşık 13.000 yıldır döndüğü iddaa edilmektedir.Anlaşılamayan bir dilde sinyaller gönderen ve nereden geldiği tespit edilemeyen bir cisimdir.1899 yılında sinyalleri farkeden ilk kişi Nikola Tesla'dır.Tesla böyle bir şeyi farketmiş ve insanlar ile paylaşmıştır fakat çoğu insan Nikola Tesla'ya inanmamıştır.Nesnenin 1998 yılında çekilmiş fotoğrafı Nasanın internet sitesinde herkese açık olarak paylaşılmıştır.Günümüzde bu nesne ile alakalı teoriler bulunmaktadır.
4-Naga Ateş Topları
Naga Ateş Topları olarak bilinen ve her yıl Ekim ayında Tayland'daki Mekong nehrinde gerçekleşen olay ilgi çekmekte.Nehirin içinden çıkan yumurta büyüklüğündeki ateş topları gökzüyüne uçmakta.Yılın belirli dönemlerinde nehirden gökyüzüne uçan bu ateş topları için henüz kesin bir açıklama yapılamadı.Çeşitli teoriler bulunmakta.Bunlardan bir tanesi nehir dibinde çürümüş maddelerin gaza dönüşerek kendilerini yakmaları.Ancak neden yılın bir döneminde olduğunu bu durum açıklayamıyor.
5-Hessdalen Işıkları
Hessdalen ışıkları Norveç'teki Hessdalen vadisinde 1980 yılından beri gerçekleşen gizemli ışık oyunlarıdır.Bir çok bilim insanı Hessdalen ışıklarını gözlemlemiş fakat elle tutulur bir sonuç elde edememiştir.Genelde kışın daha net gözlemlenebilen bu ışıkların iyonlaşmış plazmalar olduğu belirlenmiş ve pek çok renkli fotoğraf çekilmiştir. Tabii bu iyonlaşmış yapıların kökeni hala tam olarak bilinmemektedir.İncelemeler sürmektedir.Hessdalen ışıkları ise izleyenleri heyecanlandırmaya devam etmekte.
6-Hampton Mahkemesi Hayaleti
Hayalet figürü olarak adlandırılan fotoğraftaki nesne Hampton mahkemesinin güvenlik kamerasına yansımıştır.Kapıların kilitli olması ve görgü tanıklarının binaya giren yada çıkan kimseyi görmediklerini söylemiş olmalarına rağmen binada kapılar açılıp alarm devreye girmiştir.Olay yerine ulaşan güvenlik görevlileri tüm giriş çıkışları tutmuştur fakat binada yaşayan bir canlının izine rastlanmamıştır.
7-Hook Adası Deniz Canavarı
Le Serrec ailesi tarafından 1964 yılında Hook Island'da çekilen fotoğrafta 18 metrelik devasa deniz canlısının gizemi çözülememiştir.
8-Babushka Kadın
Kennedy Suikastı'nın en yakın görgü tanıklarından biri başka açılardan çekilen fotoğraflarla belirlenmişti. Herkes silah sesiyle irkildiği anda, bir kadın son derece sakin hareketlerle suikastın fotoğraflarını çekiyor, o karmaşada en ufak bir panik yaşamadan öylece ortalıkta duruyordu.Kadın, suikast anını görüntüleyen pek çok kamerada tespit edilmiş, polis ve FBI peşine düşmüştü. Ancak ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın kadının izi bulunamadı. Kadına Babuşka Lady kod adı verildi.

Bu konuyu yazdır

  3 Dakikalığına Ölen Adamın Doktorlara Anlattığı Tuhaf Olay
Yazar: EvrimBilge - 14-05-2016, Saat: 19:58 - Forum: PARANORMAL OLAYLAR - Yorumlar (1)



İsmi açıklanmayan 57 yaşındaki İngiliz işçi, çalışırken aniden yere yığılmasının ardından Southampton Hastanesi'ne kaldırıldı. Operasyonu yürüten doktorların hastaya sonda takmaları esnasında hasta kalp krizi geçirdi ve beynine oksijen gitmemeye başladı.
Vücut fonksiyonları duran İngiliz işçi, 3 dakikalığına öldü.

Bu konuyu yazdır

  FLORÜR BİZİ HERGÜN ZEHİRLİYOR
Yazar: EvrimBilge - 14-05-2016, Saat: 14:28 - Forum: GÜNCEL HABERLER - Yorumlar (1)

SODYUM FLORÜRÜN İNSAN VÜCUDUNA BİR KISIM YARARLARI OLDUĞU DOĞRUDUR… ANCAAAAK ZARARI YARARINDAN KAT BE KAT DAHA FAZLADIR… ŞİMDİ BİZİ İYİ DİNLEYİN…ÖNCELİKLE İÇİNDE BU MİNERALİ YOĞUN ŞEKİLDE BARINDIRAN ÜRÜNLERE VE ALANLARA BİR GÖZ ATALIM…DİŞ MACUNLARI, ŞEBEKE SULARI, BEBEK MAMASI, HAZIR ÇORBA, TAVUK BULYON, TEFLON TAVA YA DA TENCEREDE PİŞMİŞ GIDALAR, GAZLI İÇECEKLER, HAZIR MEYVE SULARI, PAKETLİ YA DA İŞLENMİŞ GIDALAR VE SİGARA ‘’NASIL YAAA? E BİZ BUNLARI HEMEN HEMEN HER GÜN KULLANIYORUZ’’ DEDİĞİNİZİ DUYAR GİBİYİZ. 

DİNLEMEYE DEVAM EDİN ANLATACAKLARIMIZ BURADAN SONRA DAHA ENTERESAN BİR HAL ALMAYA BAŞLAYACAK…BU MİNERAL BİYOBİRİKİMLİ KİMYASALLAR ARASINDADIR. YANİ VÜCUDA GİRDİKTEN SONRA YOK OLMAZ VE VÜCUDA İLAVE EDİLDİKÇE BİRİKMEYE DEVAM EDER. SÜREKLİ KULLANILDIĞINDA İÇİNDEKİ KİMYASALLAR İNSANI YAVAŞ YAVAŞ ZEHİRLEYİP BEYİN GÜCÜNÜ CİDDİ ÖLÇÜDE AZALTIR. BİR ÖNCEKİ VİDYOMUZDA EPİFİZ BEZİNDEN BAHSETMİŞTİK.  FLOR VÜCUDA GİRDİĞİ ANDAN İTİBAREN EPİFİZ BEZİ BİR MIKNATIS GİBİ BU MİNERALİ ÜZERİNE ÇEKER VE BİRİKTİKÇE BU ÇOK DEĞERLİ UZVUMUZ YOK OLMA YOLUNDA ADIM ADIM İLERLER…YAPILAN ARAŞTIRMALAR SONUCUNDA GÖRÜLÜYOR Kİ İÇME SUYUNDAKİ 1mg FLÖRÜR ARTIŞI 0,59 IQ PUANI KAYBINA YOL AÇIYOR. 

BİLDİĞİMİZ VE BELKİ DE BİR ÇOĞUMUZUN DA KULLANMIŞ OLABİLECEĞİ SAKİNLEŞTİRİCİ İLAÇLARIN %25 İ FLORÜR İÇERMEKTEDİR. YANİ MİSKİN VE HEVESSİZ OLMA HALİNİZİN EN BÜYÜK SEBEPLERİNDEN BİRİ ASLINDA FLÖRÜRDÜR. SODYUM FLÖRÜR ASLINDA KİMYASAL BİR ATIKTIR VE VÜCUDUMUZ BU MİNERALE KESİNLİKLE İHTİYAÇ DUYMAMAKTADIR. İLK OLARAK 1930 YILLARINDA NAZİ KAMPLARINDA KULLANILMIŞTIR. HİTLERİN CANİ KİMYAGERLERİ TUTSAKLARININ SUYUNA SODYUM FLORURU KATARAK ONLARIN ÜZERLERİNDE DENEYLER YAPMIŞTIR. FARKINDA OLMADAN BU DENEYE MARUZ KALAN TUTSAKLAR İLK OLARAK PASİF BİR HAL ALIP TÜM EMİRLERE İTAAT ETMİŞ, DAHA SONRALARINDA İSE BEYİN HASARLARI VE DELİRMEYE KADAR GİTTİKLERİ GÖZLENMİŞTİR. 


RES%25C4%25B0MMM.jpg


20. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA FLORİDLİ DİŞ MACUNU MASALI ORTAYA ATILMIŞTIR. BAKIMLI FİGÜRAN DİŞ DOKTORLARININ REKLAMLARDA ŞİDDETLE TAVSİYE ETTİKLERİ DİŞ MACUNLARININ ANA BİLEŞENLERİNDEN BİRİ OLAN FLORİD BİR ZAMANLAR FARE ZEHİRİ OLARAK KULLANILIYORDU… AN İTİBARİYLE HADİ LEN! OLUR MU ÖYLE ŞEY DEMEK ÜZERE OLDUĞUNUZU FARKEDİYORUZ. ANCAK DURUN! HER AN İKNA OLABİLİRSİNİZ. DİŞ MACUNLARININ ÜZERİNDEKİ UYARI YAZILARI HER ÜLKEYE GÖRE DEĞİŞMEKTEDİR… ÖRNEĞİN AMERİKADA ÜRETİLEN COLGATE ÜRÜNLERİNDE ŞU UYARI YER ALIR…

‘’EĞER ÇOCUĞUNUZUN DİŞ MACUNUNDAN YEDİĞİNİ FARK EDERSENİZ, DERHAL YAKININIZDAKİ ZEHİRLENME İSTASYONUNA GÖTÜRÜN VE DOKTORUNUZLA TEMASA GEÇİN…’’ BU UYARI NOTU AMERİKA DIŞINDAKİ ÜLKELERDE ŞU ŞEKİLDE YER ALIR…

‘’ÇOCUĞUNUZUN DİŞİNİ FIRÇALARKEN MACUNU YUTMAMASINA ÖZEN GÖSTERİN VE 7 YAŞIN ALTINDAKİ ÇOCUKLARA ÇOK AZ MİKTARDA DİŞ MACUNU VERİN…’’ GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ İÇİNDE NE ZEHİR NE DE ZEHİRLENME İSTASYONU BULUNMAKTA…

TEKRAR EDİYORUZ… KULLANDIĞIMIZ ÜRÜNLERİN BİR ÇOĞU ASLINDA VÜCUDUMUZUN İHTİYACI OLMAMASINA RAĞMEN FLOR İÇERMEKTEDİR.

 



Bu konuyu yazdır

  DMT - RUH MOLEKÜLÜ (+15) MUTLAKA İZLEYİN
Yazar: Mutlakguc - 14-05-2016, Saat: 14:09 - Forum: Bilinçaltı - Yorumlar (2)

COGBahBWIAEa_4R.jpg





DMT İNSAN BEYNİNDE BULUNAN EPİFİZ BEZİ TARAFINDAN ÜRETİLEN BİR HORMONDUR. EPİFİZ BEZİNİN KOZALAĞA BENZER BİR YAPISI VARDIR İNGİLİZCE ADI İSE KOZALAKSI BEZ ANLAMINA GELEN ‘’PİNEAL GLAND’DIR’’. BEYNİMİZİN TAM ORTASINDA TEK BAŞINA BULUNMAKTADIR VE DMT TAM DA BURADAN SALGILANMAKTADIR.

DMT SALGILANMASI İNSANLARDA REM UYKUSU SIRASINDA ARTIŞ GÖSTERİR. ASIL ÖNEMLİ OLAN İSE DMT DOĞUM VE ÖLÜM ANLARINDA MUHTEŞEM BİR SEVİYEYE ULAŞIR. HEM ANNEDE HEM DE DOĞAN ÇOCUKTA DMT ETKİSİ EN ÜST SEVİYEDE HİSSEDİLMEKTEDİR...
EPİFİZ BEZİNİ EN ÇOK ETKİLEYEN VE DİZGİNLEYEN MADDE İSE FLORÜRDÜR. EPİFİZ BEZİ VE KEMİKLER VÜCUDA GİREN FLORÜRÜ BİR MIKNATIS GİBİ ÇEKER VE HER GÜN VÜCUDA GİREN FLORÜR İNANILMAZ OLUMSUZ ETKİLERE YOL AÇAR. EPİFİZ BEZİNİN SEMBOLU PEK COK DİNE İLHAM KAYNAĞI OLMUS, HATTA DOĞU İNANIŞLARINDAKİ ÜÇÜNÇÜ GÖZ TABİRİ DE YİNE EPİFİZ BEZİ SEMBOLUNUN TIPATIP AYNISIDIR. HER ORGANİZMA KENDİ İÇİNDE AZ YA DA ÇOK BU HORMONDAN SENTEZLER. ANCAK DMT SEBEPSİZ YERE AKTİF OLAN BİR HORMON DEĞİLDİR. METABOLİZMA İÇERİSİNDEKİ BU İŞE YARAMAZ HALİNDEN KURTULMASI VE KARACİĞER TARAFINDAN YAKILIP ETKİLERİNİN BEYNE YOLLANMASI İÇİN BİR KIVILCIMA İHTİYAÇ DUYAR.
ŞAMANLAR BİNLERCE YILDIR BU DMT ETKİSİNİ ORTAYA ÇIKARMAK İÇİN BİR BİTKİYİ KAYNATIP ONUN SUYUNU İÇERLER. BU BİTKİNİN ADI AYAHUASCA’DIR VE YÜKSEK MİKTARDA DMT İÇERİR. TRANS HALİNE GEÇİP MEDİTASYON VE İBADET İLE BİRLİKTE DE BU TRANS HALİNİ ÇOK UZUN ZAMANLARA ÇIKARIRLAR. GÜNÜMÜZDE AMAZON ORMANLARININ DERİNLİKLERİNDE 3-4 HAFTA SÜREN BU AYİNLERE KATILMAK MÜMKÜNDÜR. ANCAK BU AYİNLER BİR EĞLENCE DEĞİL BİR AYDINLANMA RİTÜELİ OLARAK GÖRÜLMEKTEDİR. AYRICA GÜNEY AMERİKA’DA ŞAMANİST KABİLELER TARAFINDAN YÜZYILLARDIR HASTALARIN TEDAVİSİNDE YAYGIN BİR ŞEKİLDE KULLANILMAKTADIR. 
17. YY DA ÜNLÜ FELSEFECİ DESCARTES EPİFİZ BEZİNİN RUH İLE BEDENİN İRTİBAT NOKTASI OLDUĞUNU DA SÖYLEMİŞTİR.
VE MEVLANA... BİR SÖZÜNDE ŞUNU SÖYLER; ‘’ÜZERLİK TOHUMU KARANLIĞI ÖRTTÜ VE GERÇEK GÖRÜNDÜ...’’ BAHSEDİLEN ÜZERLİK TOHUMU DA YÜKSEK MİKTARDA DMT İÇERMEKTEDİR. 
NASIL YANİ? ARAŞTIRMA ENTERESAN BİR HAL ALMAYA BAŞLADI DEĞİL Mİ? DEVAM EDELİM..
DOĞADA YOĞUN OLARAK DMT İÇEREN BİR DİĞER BİTKİ İSE ARUNDO DONAX’TIR...YANİ KARGI KAMIŞI... PEKİİİİ KARGI KAMIŞINDAN NE YAPILDIĞINI BİLİYOR MUSUNUZ? BİLDİĞİNİZ NEY... YANİ MESNEVİNİN İLK 18 BEYİTİNİN ADANDIĞI YÜZLERCE SEMBOLİK ANLAMIN YÜKLENDİĞİ MUHTEŞEM ENSTRUMAN. SİZCE BUNLARIN HEPSİ TESADÜF OLABİLİR Mİ? 

Bu konuyu yazdır

  Ruh İle Yaşam Arasındaki Bağ Olan EPİFİZ
Yazar: Mutlakguc - 14-05-2016, Saat: 13:51 - Forum: Bilinçaltı - Yorumlar (1)




DMT (dimethyltryptamine) beyin tarafından salgılanan bir çeşit hormon olan dmt Tryptamine ailesinin en güçlü elemanı olarak biliniyor. DMT NİN yaptığı psikedelik etkiler Bir çok araştırmada kanıtlanmıştır ve bilinmektedir.

bilinen dünya üzerinde Yaşayan her canlı ya DMT salgılıyor, ya da DMT ile yaşıyor.

Bu maddenin varlığı uzun süredir biliniyor ancak tamamiyle ne işe yaradığı halen anlaşılamamıştır.

çok ilginç ki bir araştırma sonucu dmt nin yan etkisi olan LSD ya da LSD-25 dünyanın en güçlü Uyarıcı veya uyuşturucusu ünvanını kazandırmıştır. yani bir zamanlar dünyayı etkisiyle korkutan LSD bir DMT kırması. tamamen labaratuvarda üretilmiş ve DMT ye yakın etkiler yaratan ancak çok daha farklı bir maddedir. ve üretilebilmesi için genelde bitkiler kullanılır.


sıralama yaparsak yada bu maddenin oluşumuna geri dönersek önce DMT salgısı DMT salgısı için ise Epifiz bezi gereklidir. işte bütün başlangıç noktasıda burası.

peki Epifiz bezi nedir ruh ile alakası ne olabilir.

Epifiz beynimizde bulunan bir hormonal bezdir.bildiğiniz gibi beyinde bulunan bütün organlar simetriktir ve her bölge ikiye ayrılır. ancak bir şey hariç oda Epifiz bezi dir. Epifiz bezi beynimizin tam ortasında sağı solu olmayan ikiye bölünmemiş bir organımızdır.Diğer ismi pineal glaed bezdir. Epifiz bezi kozalağa benzer bir yapısı vardır ve sembol olarak pek çok dini inaçlarda kullanılmaktadır.


bu kozalaksı yapıya Buddha heykellerinin kafasında, papanın asasında ,Sümer Tanrısı,Asur Kralı Sargon,Yunan Tanrısı,
Vatikan'da bulunan kozalak heykelinde, rastlayabiliriz. ayrıca doğu inançlarında ise 3.göz olarakda epifiz bezi sembolü kullanılmıştır.

DMT, insanda doğal olarak uyku ve rüya durumlarında salgılanmaktadır. bildiğimiz gibi rüya halide bilimsel durumların haricinde ruhani bir boyut olarakda biliniyor.
DMT kullanmış ya da bu maddeye maruz kalmış kişilerde alınan sonuçlar ise pek çok hayali ve kalıcı etki bırakan bazı kararlılıklar ve yanı sıra hastalıklar görülmüştür.


Şamanlar bildiğimiz gibi dinsel ve ruhani olaylarada ruhlarla insanlar arasında iletişim kuracağına inanılan kişidir ve beyinlerinde yüksek DMT salgılaması olduğu düşünülüyor çünkü
temporal lob epilepsisi diye bilinen hastalık , beyinde yüksek miktarda DMT salgılamasına sebep olduğu için, farklı boyutlara kapılar açıyor ve bir takım şizofrenik sanrılara sebep oluyor.


bazı bilim insanlarına göre DMT BİR GERÇEKLİK MOLEKÜLÜ OLMUŞTUR..

Bu konuyu yazdır

  Almanya ya İnen Ufo Çok Korkuttu
Yazar: Mutlakguc - 14-05-2016, Saat: 05:06 - Forum: GÜNCEL HABERLER - Yorum Yok

7308510-4040.jpg




         Almanya da görülen en net en gerçek ufo görüntüsü kameraya alındı.Bu arada uzaylılar en çok görülen yerleri dağlık alanlar ve ormanlar ormanlık alanlarına park yaparlar.uzaylıların var olduğunun kanıtı .bir hadiste şöyledir.şura süresinde yerde ve gökte olam tüm zeki canlılar Allah ın varlığının delillerindir diyor kainatta uçsuz bucaksız sonu olmayan 18 bin alemde bir kum tanesi kadar olan dünyada insanlar görünmeyen başka mahlukatlar hayvanlar yaşmıyor.bizden kat kat farklı canlı türleri yaşmaktadır.kainatta yalnız değiliz her sama doludur ve her tür canlı yaşr uzaylılara inanmıyanlar onlar gerçek vardır.sıklıkla gezegenimiz olan dünyamızı sıklıkla ziyaret ederler.ve onların teknolijisine ulaşmak mümkün değildir.neden derseniz teknolijide bizden 5000 yıl öndeler.onun için bu canlılar hakında çok bilmediğimiz gizemli olaylar var.karar sizin saygılarla

Bu konuyu yazdır

  Marsa Yolculuk Mars One Projesi
Yazar: Mutlakguc - 14-05-2016, Saat: 01:35 - Forum: MARS - Yorum Yok

Mars-One-project2.jpg




MARS ONE PROJESİ
Mars veya diğer adıyla Merih Güneş Sistemi'nin Güneş'ten itibâren dördüncü gezegeni.Dünyaya uzaklığı 225.300.000 km…Mars biz dünyalılar için hep özel bir yere sahip olmuştur. Bu gezegende hayat olduğu konusundaki söylentiler bir zamanlar çokça konuşulmaktaydı. 19. yy. sonlarındaki popüler görüşe göre Mars, zeki Marslıların yaşadığı bir gezegendi.Dünyaya yakınlığı,güneş sistemimizdeki diğer gezegenler arasında dünyaya en benzer iklim koşullarına sahip olması ,dünyadaki gibi bir atmosferinin varlığı,gezegende suyun bulunduğuna dair inanç ve teleskoplarla gözlemlenen su kanallarını andıran kanallar burada gelişmiş bir uygarlığın olduğu konusunda yıllarca bir düşünce oluşturmuştur. Hatta Marslılardan sinyaller alındığı konusundaki söylentiler de azımsanamayacak kadar fazlaydı. Dünyamızı ziyaret eden uzaylıların marstan geldikleri iddia edilir,özellikle bilimkurgu yapımlarda bu şekilde canlandırılırdı.Bu düşünce yakın geçmişe kadar da devam etti. Dünya’dan Mars’a olan yolculuğu tamamlamayı başaran ilk mekik NASA’nın Mariner 4’ün 14 Haziran 1965 tarihinde başarılı bir şekilde marsa ulaşıp çektiği 21 fotoğraf sonrasında Mars’ta “zeki yaşam” ürünü olabilecek yapıların olmadığı net olarak görüldükten sonra düşünceler Marsta dünyaya benzer yaşam koşullarının olup olmadığı konusunda yoğunlaştı. Sonraki dönemde yapılan çalışmalar ve gönderilen uzay araçlarından elde edilen veriler sonucunda, bugün marsta tek hücreli canlı bile yaşamadığını kesin olarak biliyoruz. Marsla ilgili iddialar ,artık toprak altında donmuş halde suyun bulunduğu ve bazı bitki türlerinin bulunabileceği konusundan ibarettir. Ancak bu gelişmeler insanoğlunun marsla ilgili hayallerini bitirmedi.Bugün insanlık marsa gitmeye hazırlanıyor.Bir yandan Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA 2014 yılı aralık ayında yaptığı başarılı test uçuşu sonrasında 6 kişilik mürettebatı marsa götürüp-geri getirecek orion uzay aracıyla 2030 yılında marsa ayak basılmasını sağlayacak bir çalışma yürütürken,Bas Lansdorp isimli Hollandalı bir işadamının girişimi ile oluşturulan ve MARS ONE adı verilen bir proje ile de Marsta kalıcı bir insan kolonisi oluşturmak için çalışmalar yapılıyor.MARS ONE projesini geliştirenler, bunun kar amacı gütmeyen bir proje olduğunu,günümüzün mevcut teknolojileri ile Marsta insanların yerleşiminin mümkün olabileceğini iddia ediyorlar.2012 yılında tanıtımı yapılan ve birçok aşamadan sonra 2024 yılında yola çıkarılacak bir uzay aracı ile 2025 yılından itibaren marsta insan yaşamını başlatacak olan proje , başta tüm dünya tarafından şaşkınlıkla karşılanmış olsa da çalışmalar devam ediyor.Mars üzerinde yaşamın sürekliliğini sağlayacak teknoloji içinse çalışmalar çoktan başlatıldı.Mars One şirketinin kurucusu ve yöneticisi olan Lansdorp bu projeye ciddi bir yatırım yapmakla beraber, birçok gönüllü yatırımcıyı da şirketinin bünyesine katmış bulunuyor. Ciddi bir bütçenin kullanılacağı bu projenin hedefi 2018 yılında ilk insansız uzay aracını yolladıktan sonra 2024'te ilk mürettebatı tek yönlü olarak mars yolculuğuna çıkarmak. Ayrıca Mars One yolculuğunun başlangıcından itibaren yayınlanacak Mars One ekibinin eğitim, yolculuk ve Mars'a yerleştikten sonraki süreci ele alan bir tv show'u ile, harcanan bütçenin geri dönüşünün sağlanması planlanıyor. Mars One ekibi oldukça iddialı olduklarını belirttikleri proje kapsamında, 2030’da Mars’a çıkmayı düşünen ABD’yi geride bırakmayı istiyor. 
Uzmanlar, Hollandalı şirketin ne kadar başarılı olacağı konusunda şüphelere sahip olsa da, 1999 yılında Nobel Fizik Ödülü’nü kazanan Hollandalı bilim insanı Gerard 't Hooft’un da, Mars One projesine destek verdiğini açıklaması ve devam eden çalışmalar belki de günün birinde Marsta bir yaşam oluşturulabileceğine dair hayalin sürmesini sağlamakta.

Bu konuyu yazdır