Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adı/E-Posta:
  

Şifreniz:
  





Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler: 3,077
» Son Üye: kuyucadisi
» Toplam Konular: 2,836
» Toplam Yorumlar: 3,067

Detaylı İstatistikler

Kimler Çevrimiçi
Toplam: 749 kullanıcı aktif
» 0 Kayıtlı
» 749 Ziyaretçi

Son Aktiviteler
Nereden Başlamalıyım?
Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
Son Yorum: desdinova
07-04-2025, Saat: 11:03
» Yorumlar: 0
» Okunma: 581
Ayahuasca çayi hakkinda b...
Forum: ŞAMANİZM
Son Yorum: Gümüşkurt
29-12-2024, Saat: 23:19
» Yorumlar: 0
» Okunma: 497
Sürekli Aynı Sayıyı Görüy...
Forum: MELEK MESAJLARI
Son Yorum: Stannis
03-10-2024, Saat: 18:13
» Yorumlar: 0
» Okunma: 908
Bize ait olmayan sahte an...
Forum: Zihin
Son Yorum: cinsiyetsiztirmavi
29-08-2024, Saat: 01:28
» Yorumlar: 0
» Okunma: 826
RUHLARIN YAZDIRDIĞI SÖYLE...
Forum: ENTERESAN BİLGİLER
Son Yorum: Shfz
20-08-2024, Saat: 01:26
» Yorumlar: 1
» Okunma: 62,802
Nuh’un Gemisi’nin Çözülem...
Forum: TARİH
Son Yorum: Emka
21-02-2024, Saat: 21:57
» Yorumlar: 3
» Okunma: 9,240
DEMON İSİMLERİ LİSTESİ VE...
Forum: DEMONLAR
Son Yorum: Debriyaj_Balatasi
15-02-2024, Saat: 02:30
» Yorumlar: 1
» Okunma: 26,584
Trabzon'da ki Majisyenler
Forum: TRABZON SPİRİTÜELLERİ
Son Yorum: koavemaji
02-02-2024, Saat: 14:11
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,462
11:11'in Manevi Önemi ve ...
Forum: EVRENSEL ENERJİLER
Son Yorum: zeynepbuhan
10-11-2023, Saat: 18:49
» Yorumlar: 1
» Okunma: 6,750
Sürekli Şiddetli Baş Ağrı...
Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
Son Yorum: Gümüşkurt
25-09-2023, Saat: 19:23
» Yorumlar: 0
» Okunma: 2,011

 
  Sizi Zehirleyen İnsanlarla Başa Çıkmanın 12 Başarılı Yolu
Yazar: Emka - 11-10-2017, Saat: 21:18 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI - Yorum Yok

Zehirli insanlar, mantığa meydan okuyan varlıklardır. Bazıları, çevrelerindeki insanlara ne derece olumsuz etkide bulunduklarının farkında değillerdir. Pek çoğumuz zaman zaman böyle bir ruh hali içinde olabiliriz; eğer içinde bulunduğumuz durumu anlamaya ve içinden çıkmaya yönelik çözüm üretmeye istekliysek, bu anlaşılabilir ve kabul edilebilir bir durum. Fakat özellikle bir kesim insan güruhu var ki, onlar bile isteye karmaşa yaratmaktan, başkalarının bam teline basmaktan sadistçe bir zevk alıyor gibi görünüyorlar. Her iki durumda da gereksiz yere yaşadığımız karmaşa ve çekişme yaşam enerjimizi tüketiyor ve stresin en ağırını yaratıyor.

Uzun zamandır yapılan bilimsel araştırmalar, stresin beyinde kalıcı hasara yol açan olumsuz bir etkisi olduğunu gösteriyor. Sadece yaşanan birkaç günlük stres dahi, akıl yürütme ve hafızadan sorumlu önemli bir beyin bölgesi olan hipokampüsteki nöronların etkin şekilde çalışmasını tehlikeye atıyor. Haftalarca süren bir stres hali ise nöronal dendritlerde (beyin hücrelerinin birbiriyle iletişim kurmak için kullandıkları küçük kollar) geçici hasara yol açıyor. Fakat bu stres hali aylarca sürerse, nöronlar yok oluyor ve bu da kalıcı hasara neden oluyor. Almanya’daki Friedrich Schiller Üniversitesi Biyolojik ve Klinik Psikoloji Bölümü’nde yapılan son araştırmalar, sürekli güçlü negatif duygulara neden olan uyaranlara -aynı zehirli insanların saçtığı gibi- maruz kalmanın kişilerin beyninde büyük ve ağır bir stres tepkisine neden olduğunu keşfetti. Bu olumsuzluk, sizi her türlü zulmün karşısında kurban haline getiren herhangi bir bariz çılgınlık hali olarak tanımlanabilir ve bu tür zehirli insanlar, karşısındakileri her ne pahasına olursa olsun kaçınılması gereken stresli bir duruma sürükler.

zehirli-insanlar-640x360.jpg

Duygularınızı yönetebilme ve baskı altında sakin kalabilme beceriniz, gösterdiğiniz performansla doğrudan bağlantılı. TalentSmart adlı bir şirketin bir milyondan fazla insan üzerinde yaptığı araştırmaya göre; performansı yüksek insanların yüzde 90’ının, stresli dönemlerde sakin ve kontrollü kalabilmek adına duygularını yönetebilmek konusunda yetenekli oldukları tespit edildi. Bu yüzden hayattaki en büyük hediyelerden biri sanırız ki zehirli insanları etkisiz hale getirebilme becerisidir. Bu durumda hayattaki en iyi performans sanatçıları da, bu kişilerle etkin bir biçimde mücadele edebilenlerdir. Etkin mücadele için, öncelikle yapabildiklerinizi elinizden gelen en iyi şekilde kontrol etmeniz, yapamadıklarınızı ise bertaraf etmenizi sağlayan bir yaklaşım içinde olmanız gerekiyor. Hatırlanması gereken önemli nokta ise, farkında olduğunuzdan çok daha fazla kontrol gücüne sahip olduğunuzdur.

1. Özellikle sürekli şikayet eden insanlara karşı belirli sınırlar koyarlar

%25C5%259Fikayet-eden-.-insanlar-600x400.jpg

Sürekli şikayet edenler ve olumsuz insanlar felaket tellalı gibidirler; daima kendi sorunlarının içinde debelenirler ve bir türlü çözüme odaklanamazlar. Kendilerini daha iyi hissetmek adına, diğer insanların “kendilerine acıma” davranışlarına ortak olmalarını beklerler. Bu kişiler de kaba davranmamak için sürekli bu şikayetleri dinlediklerinde kendilerini baskı altında hissederler fakat sempati göstermek adına sorunlara kulak vermekle olumsuz duygular sarmalında enerjinizin emilmesi arasında gerçekten ince bir çizgi var. Bunu yalnızca sınırlar koyarak ve gerektiğinde kendinizi uzak tutarak önleyebilirsiniz. Şöyle düşünelim: Eğer sigara içilmesinden şikayetçiyseniz, sigara içenlerden uzak durmayı tercih edersiniz. Aynı şeyi sürekli şikayet eden insanlara da yapmalısınız. Sınırlarınızı belirlemenin en harika yolu, sorundan şikayetçi olanlara, bunları çözmeye istekli olup olmadıklarını sormaktır. Bu da sohbetleri ya sessizleştirecek ya da verimli olması açısından yönlendirecektir.

2. Savaşta ölmezler

2.-Sava%25C5%259Fta-%25C3%25B6lmezler-600x286.jpg

Başarılı insanlar, özellikle düşmanları zehirli bireyler olduğunda, başka bir gün savaşmak için yaşamanın ne kadar önemli olduğunu bilirler. Çatışma halinde, denetlenemeyen duygular sizi ağır hasar alabileceğiniz bir biçimde sarıp sarmalayabilir. Bu duygularınızı doğru biçimde okuduğunuzda ve yanıtladığınızda, savaşmamayı seçebileceğiniz gibi, ne zaman savaşacağınıza dair doğru zamanı da belirleyebilir hale gelebilirsiniz.

3. Her daim yükselirler

3.-Her-daim-y%25C3%25BCkselirler-600x375.jpg

Zehirli kişiler mantıksız davranışlarıyla sizi delirtiyor olabilirler. Mantıksız olduklarını düşünmek konusunda son derece haklısınız. Hata yaptığınızı düşünmeyin. Onlara duygusal anlamda tepki vermek konusunda kendinize izin vermemelisiniz. Söylemesi kolay diyeceksiniz; ki yine haklısınız. Bu yapılması son derece irade gerektiren bir tepkisizlik hali. Hiçbir biçimde kolay değil, kabul. Ama işte böyle bir iradeyi gösterebiliyor olmanız, sizi yükseltiyor. Zehirli insanlara karşı verdiğiniz tepkileri en aza düşürerek, kendinizi daha fazla sinirlenmekten ve duygusal anlamda yormaktan kaçınabilirsiniz. Çünkü kendi tepkileriniz de sizi aşırı derecede yorar. Sonradan keşke yapmasaydım diyeceğiniz bir tepki vermek yerine, tepki vermemeyi deneyerek onların sizi çekmeye çalıştığı tuzaklardan korunun. Onları kendi oyunlarında yenmeyi denemekten vazgeçip, zehirli insanların bulunduğu ortamlardan en kısa sürede uzaklaşmaya bakın. Bu tür insanlarla zorunlu olarak etkileşim halindeyseniz, ilişkinize bir bilim projesi veya deneysel bir araştırma gibi yaklaşmayı da deneyebilirsiniz. Duygusal kaoslara cevap verme gerekliliğiniz bulunmuyor. Bu önerileri uygulamaya çalıştığınızda işe yaramadığını düşünebilir ya da birebir ve çarçabuk sonuç alamadığınızı hissedebilirsiniz. Söyleyebileceğimiz tek şey; en azından bu tepkisizlik halini birkaç kere denemeniz… Karşınızdaki bundan bir şey anlamasa da, stres seviyenizin azalması bakımından kendi içinizde ufak da olsa bir değişim sezeceğinizden eminiz. Sessizlik bazan en güzel cevaptır misali, kendinizde bu değişimi hissettiyseniz, yeri geldiğinde de bunu uygulamaya devam etme şevkini bulabilirsiniz belki.

4. Duygularıyla aralarına bir mesafe koyarlar

4.-Duygular%25C4%25B1yla-aralar%25C4%25B...00x269.jpg

Dünyanın en duygusal insanlarından biriyim, “bunu yapamam” diyerek itiraz ettiğinizi duyar gibiyiz. Öncelikle “yapamam” dediğiniz her şeyi en azından bir kere dahi olsa yapmayı mutlaka deneyin. Kendi duygularınızla aranıza bir mesafe koymanız bilinç gerektiren bir durum. Bam telinize ne zaman basıldığını anlayamazsanız, bunu yapanı da durduramazsınız. Bazan ilerlemek için en iyi yolun hangisi olduğunu seçmeye çalışırken bulacaksınız kendinizi. Böyle şaşkın ve kararsız kaldığınız düşünceler içerisinde olmaktan korkmayın. Bu seçenekleri düşünmek çok verimlidir; düşünmek için kendinize zaman tanıyın. Örneğin; caddede hiç tanımadığınız biriyle karşılaştınız ve size kendisinin John F. Kennedy olduğunu söyledi. Akıl sağlığı yerinde olmadığına karar verdiğiniz bu kişiyi düzeltmeye ve Kennedy olmadığına ikna etmeye çalışır mıydınız? Bazan gülümsemek ya da başınızı sallayarak cevapsız kalmak en iyisidir. Benzer bir biçimde kendinizi raydan çıkmış bir meslektaşla çalışırken bulduysanız ve durumdan hiç hoşnut değilseniz ve illa ki onu düzeltmek zorunda kalacaksanız, bu iş de size düştüyse; bunu en iyi nasıl yapabileceğiniz konusunda düşünmek için kendinize zaman tanımalısınız.

5. Kendi sınırlarını çizerler

5.-Kendi-s%25C4%25B1n%25C4%25B1rlar%25C4...00x338.jpg

Bu madde, ilk maddeden farklı. Orada karşınızdakine sınırlar koyuyordunuz, burada ise kendinize sınırlar çiziyorsunuz. Bu maddede insanların çoğu kendine bir nevi ihanet ediyor. Daha doğrusu uygulayamayıp da ödün verdiklerinde öyle hissediyorlar. Her halükarda ya biriyle yaşıyor, ya da çalışıyoruz ve kaosu gerçek manada kontrol etmenin hiçbir yolu yok. Fakat tepkisiz kalmayı öğrenerek, bir kere yükselmeye başladıysanız, karşınızdaki insanların davranışlarını daha öngörülebilir ve anlaşılması kolay bulmaya başlayacaksınız. Bu da sizi, ne zaman ve nerede onlarla birlikte olmak zorunda olduğunuz ya da olmamanız gerektiği konusunda akılcı düşünmeye hazırlayacak. Örneğin, biriyle bir proje ekibinde birlikte çalışıyor olmanız, diğer ekip üyelerinin ya da sizin, onunla birebir bir etkileşime girmeniz gerektiği anlamına gelmiyor. Kendinize bir sınır çizin ancak bunu bilinçli bir biçimde ve proaktif olarak yapmalısınız. Eğer şeylerin, doğal ve kendiliğinden gerçekleşmesine izin verirseniz, kendinizi sürekli içinden çıkılması zor tartışmalar içinde bulmanız işten bile değil.

6. Mutluluk ve sevinçlerinin başkaları tarafından sınırlandırılmasına izin vermezler

6.-Mutluluk-ve-sevin%25C3%25A7lerinin-ba...00x464.jpg

Zevk ve memnuniyet duygunuz diğer insanların görüşlerinden kaynaklandığında, bilin ki artık kendi mutluluğunuzun efendisi değilsiniz. Duygusal zekası yüksek insanlar, kendi yaptıkları bir şey hakkında iyi hissettiklerinde, diğerlerinin bununla alakalı düşündüğü olumsuz düşünceleri kafaya takmazlar. Bunu başkalarının sizin davranışlarınız hakkındaki düşüncelerini önemsememeniz gerektiği anlamında söylemiyoruz elbette ki. Her zaman için eleştiriye açık olmak gerekir fakat yalnızca sizi ilgilendiren bir konuda hissettiğiniz olumlu duyguları başkaları manipüle edememelidir. Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğüyle ilgili tepkilerinizi tümüyle kontrol edebilmeniz elbette mümkün olmayabilir ama kendinizi başkalarıyla kıyaslamamalısınız. Başkalarının sizin hakkınızdaki olumlu ya da olumsuz düşüncelerinin abartılı olduğunu bilin. Böylelikle zehirli insanların düşünceleri ve yaptıkları ne olursa olsun; kendi öz-değeriniz, kendi içinizden gelir. İnsanların belirli bir anda sizin için ne söylediğine bakmaksızın tek bir şey kesindir: Hiçbir zaman onların söylediği kadar iyi ya da kötü biri değilsiniz.

7. Yalnızca sorunlara odaklanmazlar, çözüm daha önemli…

7.-%25C3%25A7%25C3%25B6z%25C3%25BCm-daha...00x361.jpg

Sorun tespitini doğru yapmak, ona doğru çözümler getirebilmek açısından son derece önemli. Dikkatinizi nereye odakladığınız duygusal durumunuzu belirliyor. Karşılaştığınız soruna odaklanmanız, olumsuz duyguları daha uzun bir süreçte hissetmenize neden olur ve stres yaratır. Kendinize ve koşullarınıza daha iyi uyum sağlamak adına bulduğunuz çözüme odaklandığınızda ise daha olumlu duygular içinde olursunuz ve bu da stresinizi azaltır. Zehirli insanlar söz konusu olduğunda, onların ne derece çılgın ve zor olduklarını düşünmeniz, onlara güç veriyor. Bu tip insanların ne kadar rahatsız varlıklar olduklarını düşünmekten vazgeçerek, onları nasıl ele alacağınıza ve onlara nasıl yaklaşacağınıza odaklanmaya çalışın. Bu kendi kendinizi kontrol etmenize yardımcı olur ve onlarla iletişime girerken içine düştüğünüz stres miktarını azaltır.

8. Asla unutmazlar…

8.-Asla-unutmazlar-600x600.jpg

Duygusal zekaları yüksek insanlar çabuk affederler fakat olanları çabuk unutmazlar. Bağışlamak, tüm olanları bir tarafa bırakıp, yolunuza devam etmenizi sağlar. Fakat bu aynı kişiye ya da olaylara bir şans daha vereceğiniz anlamına kesinlikle gelmiyor. Başarılı insanlar, başkalarının hataları yüzünden içine düştükleri durumda sıkışıp kalmaktansa, yaşadıklarından ders çıkarıp, durumun geçip gitmesine izin vererek, kendilerini gelecekte meydana gelebilecek zararlara karşı önlem alıp korunmak konusunda daha proaktif davranıyor.

9. Olumsuz öz-konuşma sustururlar

9.-Olumsuz-%25C3%25B6z-konu%25C5%259Fma--600x324.jpg

Öncelikle şu öz-konuşmayı bir açalım… İster içsel konuşma olarak vuku bulsun, ister sesli olarak kendi kendinize konuşma şeklinde vuku bulsun; öz-sohbet gayet normaldir. Kendi kendine konuşmayı delilik sayanları, bunu utanç verici bulanları boş verin. “İmkanı olan delirsin” diyoruz; asıl kendi kendinizle konuşmuyor olmanız büyük problem… Kendinizle kurabileceğiniz en samimi ilişkilerden biridir, kendi kendinize konuşuyor olmanız… Bazan başka insanların size yansıttığı olumsuz duyguları bastırırsınız. Birinin size olan davranışlarıyla ilgili olarak kendinizi kötü hissetmiş olmanızda hiçbir problem yok fakat kendinizle konuşurken, duygularınız hakkında ne düşündüğünüz hususunda, kendi kendinizi aşağılayarak, sürekli kendinizle ilgili yıkıcı eleştirilerde ve şikayetlerde bulunarak bu olumsuzluğu daha da yoğunlaştırabilir veya kendi hislerinizi anlamlandırarak; kaynağına ilişkin çeşitli çıkarım ve tespitlerde bulunarak; olaya iyi tarafından bakıp, çözümler üreterek canınızı daha fazla sıkmasını engelleyebilirsiniz. Her ne pahasına olursa olsun; olumsuz öz-konuşmalardan kaçınmanız, ruh sağlığınız açısından önemli.

10. Kafein tüketimini sınırlarlar

kafein-tuketme-600x312.jpg

Kafein tüketimi adrenalin salınımını tetikliyor. Adrenalin, “savaş ya da kaç” mekanizmasının kaynağıdır. Bu mekanizma sadece ayakta ve ayık kalmanızı sağlamıyor sürekli tartışma ya da kavgaya hazır, tehditlere karşı tetikte kalmaya ve karşılık vermeye zorluyor. Hatta mantıklı ve iyi niyetle yapılan uyarıları, tehdit olarak algılamanıza da sebep oluyor. “Savaş ya da kaç” mekanizması, akılcı düşünmekten kaçınılmasına bunun yerine düşünmeden refleksif tepki vermenize sebep olur. Bu mekanizma, eğer bir ayı tarafından kovalanıyorsanız oldukça gerekli fakat öfkeli bir iş arkadaşınıza karşı ondan korunmak adına hiç doğru bir yol değil.

11. Uykunun önemini bilirler

tumblr_m6g2xqRBRn1qg39ewo1_500.gif

Duygusal zekayı artırmak ve stres seviyesini düşürmek için uykunun ne derece önemli olduğu konusunda ne söylesek az. Uyumak, beyninizi yeniden şarj eder. Rüyalar yoluyla beyniniz, günlük anılarınızı ayıklayarak, hangilerini depolayacağınıza ve hangilerini atacağınıza karar verir; böylelikle daha berrak bir zihinle uyanırsınız. Uyku sadece vücudunuzun değil, kendinizi kontrol mekanizmanızın, dikkatinizin ve hafızanızın en çok dinlendiği zamandır. Tek başına uyku yoksunluğu bile stres hormonlarının seviyelerini artırmaya yetiyor. Rahat ve yeterli bir gece uykusu, zehirli insanlara yaklaşımınız konusunda sizi daha olumlu, yaratıcı ve proaktif hale getirerek onlarla etkili bir biçimde başetmeniz konusunda gereken perspektifi sunar. Stres seviyeniz baş edemeyeceğiniz kadar yükseldiğinde kahveye değil, uykuya kaçın…

12. Mutlaka destek alır, yardım isterler

tumblr_inline_n1jnwsFGa71rekiz1.gif

Her şeyi tek başınıza halletmeye çalışmanız çok cazip fakat çok da etkisiz bir yöntem. Zehirli insanlarla başa çıkabilmek için onlara yaklaşımınızdaki zayıf noktalarınızı tespit edebilmeniz gerekiyor. Bu da zorlu bir kişiyle ilgili yeni bakış açıları kazanmak adına destek almanızı gerekli kılıyor. Herkesin iş yerinde ve/veya özel yaşamında kendisi için önemli olan ve zor bir durumdan en iyi şekilde faydalanmalarına yardımcı olan arkadaşları vardır. Hayatınızdaki bu kişileri tanımlayın ve ihtiyaç duyduğunuzda içgörülerini ve yardımlarını istemeye gayret edin. Durumu basit bir şekilde açıklayabilecek bir şey, size yeni bir bakış açısı kazandırabilir. Çoğu zaman bir başkası, sizin göremeyeceğiniz biçimde çözümü görebilir, çünkü duruma duygusal açıdan bakmıyordur ya da olayın içinde olmadığı için uzaktan görebiliyordur.

BONUS: Yukarıdakilerin hepsini bir araya getirmek…

bonus1-600x400.jpg

Tüm bunların birlikte ve zekice çalışabilmesi için bazı testleri geçmeniz gerekiyor. Çoğu zaman sorunlu insanlarla dokunaklı etkileşimlere girerek kendinizi test etmelisiniz. Neyse ki başarısız olduğunuzda bile beyniniz, esnekliğini kullanarak uygulamalarınızı değiştirmenizi ve yeni davranışlar edinmenizi sağlayacak. Zor insanlarla başa çıkmak için bu sağlıklı ve stres giderici teknikleri uygulamak, stresinizi kontrol etmek ve beyninizi daha etkin bir biçimde kullanmak adına sizi eğitecektir.

Kaynak:listelist.com

Bu konuyu yazdır

  İlk Gördüğün Nesne Kim Olduğunu Ortaya Çıkarıyor.
Yazar: Magnetho - 11-10-2017, Saat: 18:08 - Forum: SPİRİTÜEL TESTLER - Yorum Yok

İlk Gördüğün Nesne Kim Olduğunu Ortaya Çıkarıyor.

Bu resimde gözüne çarpan ilk ne oldu? Cevabın kim olduğunu ortaya çıkaracak.

resimde%2Bg%25C3%25B6rfd.jpg

Kız Çocuğu:
k%25C4%25B1z%2B%25C3%25A7ocugu.jpg
Yaratıcı ve farklı düşünen bir insansın. Bir çok insanınkinden farklı bir zihne sahipsin. Oldukça yaratıcı ve yenilikçisin.

Kafatası:
kafatas%25C4%25B1.jpg
Hoşgörülü ve sakin. Anlayışlı,hoşgörülü ve uyumlu bir insansın. Bulunduğun ortamlarda düzeni sağlıyorsun.

Dış Manzara:
d%25C4%25B1%25C5%259F%2Bmanzara.jpg
Azimli ve kararlısın. Çok güçlü,büyük hedefleri olan kararlı bir insansın. Lider ruhu taşıyorsun.

Bu konuyu yazdır

  MUTLAKA OKUMANIZ GEREKEN TARİHİN EN GİZEMLİ KİTAPLARI
Yazar: Magnetho - 11-10-2017, Saat: 17:44 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI - Yorum Yok

Bu güne dek kimsenin cevap bulamadığı bu el yazması eserlerin ne anlattığı ve ne demek istediği ise gizemini korumakya devam ediyor.
tarihiyazmarohonc-1646x1000.jpg


Smithfield - Gregory Külliyatı

tarihimetingregorykulliyati-1500x776.jpg

Bu kitabın esas gizemi metinlerinde değil de görsellerinde. Papa 9. Gregory tarafından dini hükümleri açıklamak için bastırılan bu kitapta, o zamanın modasına uygun olarak metinlere eşlik eden kaligrafiler ve illüstrasyonlar bulunuyor. İşte ilginçlik de burada başlıyor. Normalde Meryem Ana, İsa ve Azizlerin süslediği dini külliyat sayfalarının tersine bu külliyatta kılıçla kafa kesen dev tavşanlar, bir kurdu idam eden kazlar ve tek boynuzlu atlar gibi Hristiyan öğretileriyle (görselden de anlaşılacağı gibi) açıkça çelişen tasvirler bulunuyor.  Bu metinleri inceleyen din adamları ve tarihçiler, Smithfield külliyatının gizemini hâlâ çözebilmiş değiller.


Ripley Metinleri

undefined16-924x1280.jpg

Isaac Newton'ın bile bir dönem simyaya ve gizli bilimlere ilgi duyarak yakından takip ettiği büyük simyacı George Ripley, konusundaki en yetkin isimlerden biriydi. Yazdığı metinlerde gizemli felsefe taşının nasıl yapılacağını tarif ediyor, sıradan metalleri altına çevirmenin yollarını anlatıyordu. Belirsiz, şifreli bir yazı dili kullanan Ripley'in metinlerinde ölümsüzlüğün sırrını verdiği dahi söyleniyor. Ripley'in en gizemli metniyse, 6 metre uzunluğundaki parşömen tomarı. İlginç illüstrasyonlar barındıran bu metnin ne anlatıyor olabileceğine dair gizem hâlâ çözülebilmiş değil.


Voynich El Yazması

tarihimetinvoynich-2048x1536.jpg

Yale Üniversitesi'nin bir parçası olan Beinecke Nadir Kitaplar ve El yazmaları Kütüphanesi'nde, şimdiye kadar hiç kimsenin okumayı başaramadığı bir kitap bulunuyor. Adını kitabı 1912'de bir şekilde eline geçiren Polonyalı sahaf Wilifrid Voynich'den alan, daha önce görülmemiş bir dilde kaleme alınmış bu el yazması yıllar süren çabalara rağmen bir türlü çözülemiyor.

Karbon 14 testi sonucunda 15. yüzyılda yazıldığı anlaşılan kitap, bulunmasının üzerinden 100 yıl geçmesine rağmen hâlâ gizemini koruyor. 

İçinde, astronomi ve botanik bilimleriyle ilgili bir şeyler anlatıyormuş gibi görünen garip illüstrasyonlar bulunan kitap, kimi akademisyenlere göre bir aldatmacadan ibaretken, kimilerine göre dünya ve evrenle ilgili hâlâ çözülmeyi bekleyen büyük sırlar taşıyor.


Prodigiorum Ac Ostentorum Chronicon

tarihimetinprodigi-1162x1834.jpg


Latince'den Alametler ve Kehanetler Kronolojisi olarak çevrilebilecek olan bu kitap Adem ve Havva'dan beri yaşanan bütün doğa üstü olayları anlatan bir ansiklopedi. Fransız hümanist Conrad Lycosthenes tarafından kaleme alınan kitapta, meteor yağmurlarından (Halley kuyruklu yıldızının belirişi de dâhil), sellere ve depremlere kadar kehanet olarak görülmüş tüm doğa olaylarından kronolojik olarak bahsediliyor. 

Bazı sayfalarında UFO benzeri çizimlere ve deniz canavarı tasvirlerine de rastlanan bu garip kitap, gizem avcılarını hâlâ hayrete düşürmeyi başaran nadir el yazmalarından biri.


Soyga Kitabı

tarihimetinsoyga-1536x1494%2B%25281%2529.jpg


16. yüzyılda yaşamış olan matematikçi, astrolog, simyacı ve okültist olan John Dee'ye atfedilen bu kitabın büyü tarifleri içerdiğine inanılıyor. İçindeki çizimlerin ve yazıların sırrı hâlâ çözülememiş olan kitap, bir dönem Kraliçe Elizabeth'e de danışmanlık yapmış olan Dee'nin geniş kütüphanesinin bir dönem en önemli parçasıydı. 

Kitap, Dee'nin ölümünden sonra ortadan kaybolmuş, ardından şaşırtıcı bir biçimde 1994'de Deborah Harkness adlı bir akademisyen tarafından Britanya Ulusal Kitaplığı'nda bulunmuştu. Bazı din bilimcileri Soyga Kitabı'nın, Eski Ahit'ten önce şeytan tarafından indirilmiş olduğunu iddia ediyor. 'Soyga' antik Yunanca'da 'kutsal' anlamına geliyor.


Popol Vuh

tarihiyazmapopolvuh-1223x1750.jpg

Guatemala'da misyonerlik yapan Dominikan rahip Francisco Ximénez'in bulduğu bu metinler, Maya uygarlığının kullandığı Kiçe alfabesiyle yazılmış bir el yazmasıydı. "İnsanların Kitabı" anlamına gelen Popol Vuh yazması, rahip Ximénez tarafından İspanyolca'ya aktarıldı. 

Mayaların binlerce yıllık sözlü geleneğinin yazıya aktarılmış hali olan bu el yazması dünyanın yaratılış hikâyesini ve diğer Orta Amerika mitolojilerinden örnekleri içeriyordu. Ximénez'in bu kitabı nasıl bulduğunu tam olarak açıklamaması kitabı daha da gizemli kılıyordu. Üstelik kitabı İspanyolca'ya çevirmek için kimden yardım aldığı da bilinmiyordu. Altın değerindeki bu yazıtlar, bugün Maya kültürüne ışık tutan en önemli belgeler olarak kabul ediliyor.


Rohonc Metinleri
tarihiyazmarohonc-1646x1000.jpg

Tartışmasız gelmiş geçmiş en gizemli el yazmalarından biri olan Rohonc Metinleri'nin ne anlattığı ya da nereden geldiği bilinmiyor. 19. yüzyılda kimliği belirsiz biri tarafından Macar Bilim Akademi'sine bağışlanan bu kitabın izi de sürülemiyor.

Birçok dilbilimci tarafından incelenen ve bir türlü çözülemeyen metin, alışılmışın çok dışında olan 200 farklı sembolden oluşan alfabesiyle günümüz dillerinden hiçbirine uymuyor. Ayrıca kitaptaki çizimlerden kitabın yazıldığı coğrafyaya dair de bir ip ucu yakalanamıyor. Sonunda çoğu dilbilimci ve tarihçi tarafından bir aldatmacadan ibaret olduğuna karar verilen kitabın tüm sayfalarına şuradan ulaşabilirsiniz. Olur da çözerseniz bize de haber verin.

Zodyak Katili'nin Mektupları

tarihiyazmazodyak-2048x1332.jpg

1960 ve 1970 yılları arasında 20 ila 28 kişiyi öldürdüğü düşünülen seri katil Zodyak, cinayetlerden sonra gazetelere garip mektuplar gönderiyordu. Şifreli olan bu mektuplardan yalnızca bir tanesi çözülebildi. Mektuplarda katilin kurbanlarından bahsettiği ve kendi kimliği hakkında ipuçları verdiği düşünülüyor.

Vivian Kızlarının Hikâyesi

tarihiyazmadarger-620x486.jpg

Henry Darger adında münzevi bir hastane hademesinin evinde bulunan bu kitap, benim gördüğüm en ürkütücü işlerden biri. Vivian Kızlarının Hikâyesi adlı bu eser, 40 yıl boyunca tek odalı bir apartman dairesinde yaşayan ve hiç kimseyle konuşmayan Henry Darger öldükten sonra, ev sahibi tarafından bulundu. Kitap, çoğu gazete ve dergilerden kesilen resimlerden yapılan kolajlardan oluşuyor. Sulu boyayla renklendirilen bu kolajların üzerine eklenen metinlerde anlatılan hikâyelerin fazlasıyla fantastik olduğu söyleniyor. 

Tamamı 15.000 sayfa olan eserin çocuk köleliğini sona erdirmek için mücadele veren yedi küçük kızın hikâyesini anlattığı düşünülüyor. Bazı sayfalarda kırlarda koşuşan mutlu çocuklar tasvir edilirken, bazı sayfalarda işkence ve şiddet betimlemeleri yapılıyor. Çoğu hâlâ çözülemeyen metinler ve illüstrasyonlar kimilerine göre Art Brut (ham sanat) akımının en iyi örneklerinden biriyken, kimilerine göre düpedüz akıl hastalığının nişanesi. Kitaptaki tüyler ürpertici çizimlerden örnekler için şöyle buyurun.


Codex Seraphinianus

tarihimetincodex-1220x771.jpg

Hiç kimsenin çözemediği bir dilde yazılan bu kitap, gerçek dışı figürler ve garip illüstrasyonlarla dolu. Bir ansiklopedi formatında yazılmış olan kitabın yazarı İtalyan mimar Luigi Serafini, kitabın verilere dayalı, bilimsel bir çalışma olduğunu iddia ediyordu. 

Çizimler de dâhil tamamı el yazması olan bu kitabı inceleyen akademisyenler ve bilim insanları fantezi ürünü olduğu çok aşikar bir işle karşılaşmışlardı. Yine de bazı dilbilimciler, şifreli yazılmış olduğunu düşünerek kitabın anlamını çözmeye gayret gösterdi. Sonunda çoğu eve eli boş dönmüş, ne yazılar, ne de garip illüstrasyonlardan bir anlam çıkarılabilmişti. Yine de bazı şifreciler, kitabın ve çizimlerin şifreli bir anlamı olduğu konusunda ısrarcı.


Kaynak:line.do

Bu konuyu yazdır

  RESİMDE HANGİ HAYVANI GÖRÜYORSUN ( STRES TESTİ )
Yazar: EvrimBilge - 10-10-2017, Saat: 22:28 - Forum: SPİRİTÜEL TESTLER - Yorum Yok

Bu resimde hangi hayvanı görüyorsun. Hemen şimdi ilk gördüğün hayvanı seç ve sana neden stresli olduğunu söyleyelim.

hayvan%2Btesti.jpg

Resimde Tavşan Gördüysen Mükemmelliyetçilik Partisi'nin genel başkanısın!
Hayatında olup biten her şeyin senin planlanlandığın gibi gitmesini, hiçbir aksilik çıkmamasını istiyorsun. Tüm çaban da her şeyin kusursuz olması için! Bazı zamanlar ayrıntılarda boğulmuyor değilsin, ama bir şekilde bu dengeyi kurmayı başarabildiğin için mükemmeliyetçi olmak hayatına pozitif yönde etki ediyor.Sırf bu huyundan dolayı, çevren de senin görüşlerini almak istiyor, birçok şeyi sana danışıyor. 

Resimde Kuğu Gördüğsen Karamsarlık Partisi'nin Genel Başkanısın
"Karamsarlık" kavram olarak olumsuz bir anlam içerse de, aslında karamsar insanlar olan biten her şeyi olduğu gibi görebilenlerdir. Bir arkadaşın sana yaşadığı bir sıkıntıyı anlattığında, sırf o daha iyi hissetsin diye onu kandırmak istemezsin. Düşündüğün şey her ne ise, onu olduğu gibi gerçekçi olarak paylaşırsın.  

Yarısı su ile dolu olan bardağı betimlerken, "bardağın yarısı dolu, ama yarısı da boş" diyebilecek kadar gerçekçisin. Bu huyun da senin hayata farklı pencereden bakmana olanak sağlıyor. Böylelikle daha öncesinde endişelendiğin sorunlar için kolaylıkla çözüm üretebiliyorsun. 

Resimde Yılan Gördüysen Denge Partisi'nin Genel Başkanısın
Bazı insanlar vardır, hayatında özel biri olmadığı durumlarda arkadaşlarıyla ilişkileri çok güçlüdür. Ancak hayatına özel biri girdiğinde, arkadaşlarını ikinci plana atarlar. Sen kesinlikle böyle bir insan değilsin! Sevgilin ve arkadaşların arasındaki dengeyi çok iyi kurabiliyorsun. Gel gelelim bu durum, iki tarafı da biraz öfkelendiriyor. Çünkü iki taraf da senin hayatında öncelikli olmak istiyor. Bu sebeple de iki tarafla da problemler yaşayabiliyorsun. Bu da seni stresli bir insan yapıyor. Ama hiç canını sıkma, bence sen doğru yoldasın.  Sen sadece kendi mutluluğuna odaklan, çünkü herkesi aynı anda mutlu edemezsin. 

Bu konuyu yazdır

  Nasa dan Açıklama:Uzaylılara Dünya'nın yerini belli ettik, pişmanız!
Yazar: EvrimBilge - 10-10-2017, Saat: 22:13 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI - Yorum Yok

NASA'nın 1970'lerde uzaya gönderdiği araçlardaki Dünya haritalarını tasarlayan astronom Franke Drake pişman: Uzaylılar dünyayı bulabilir!


'Uzaylılara Dünya'nın Yerini Belli Ettik, Pişmanız'
Dünya’nın evrendeki yerini gösteren bir haritayı 40 yıl önce uzayın derinliklerine yollayan NASA gökbilimcileri pişmanlıklarını dile getirdi. Haritaları tasarlayan Franke Drake, “O zamanlar insanlar iyimserdi, bunun tehlike olabileceğini düşünmedi” dedi.

NASA’nın 1977’de Güneş Sistemi’yle ilgili araştırma yapması için uzaya yolladığı Voyager 1 ve Voyager 2 uzay araçlarında söz konusu haritalardan bulunuyordu. Benzer haritalar, 1972-73 yıllarında NASA’nın Pioneer 10 ve 11 uzay araçlarına da yerleştirilip fırlatılmıştı.

nasa-uzay-670x330.jpg

‘O zaman iyimserdik’
Haritaları tasarlayan Dr. Frank Drake, National Geographic’e yaptığı açıklamada, 70’li yıllarda insanların dünya dışı canlıların davranışı konusunda daha iyimser olduğunu belirtti. Drake, “O zamanlar insanlar iyimserdi, dünya dışı canlıların arkadaş canlısı olduklarını düşünüyordu. Kimse, birkaç saniyeliğine bile olsa, bunun tehlike olabileceğini düşünmedi” dedi. Fakat Drake, şimdi bu kararın felakete yol açabilecek sonuçlar doğurabileceğinden endişeli olduğunu söyledi.

Ünlü İngiliz fizikçi Prof. Stephen Hawking de dünya dışı canlılar konusunda uyarıda bulunarak, “İleri düzey bir medeniyetle karşılaşmak, Kızılderililer’in Kristof Kolomb’la karşılaşmasına benzeyebilir. Bu pek iyi sonuçlanmamıştı” diye konuşmuştu. 

Bu konuyu yazdır

  Piramidin Şeklinin ve İsminin Ezoterik Anlamı
Yazar: EvrimBilge - 10-10-2017, Saat: 22:01 - Forum: ENTERESAN BİLGİLER - Yorum Yok

Piramitler şekilsel özellikleriyle enerjileri konsantre etme özelliğine sahip oldukları gibi aynı zamanda şekilsel özellikleriyle ezoterik anlamlara da sahiptir.  Koni şeklinin tabanının daire yerine köşeli kare bir biçime dönüştürülmesiyle elde edilen piramit şekli esas olarak ezoterik sembolizmde koni sembolünün içerdiği anlama sahiptir.  Piramidin şekilsel olarak neyi sembolize ettiğini anlamak için önce bu geometrik şekli parçalarına ayırmak gerekir Piramidi oluşturan geometrik şekiller iki kısımdan oluşur. Temeli kare, yan kenarları ise tepede birleşen dört adet üçgen… “Ezoterik Semboller Lisanı”na göre “Daire” ile “Kare” sembollerinin birbirlerini tamamlayan anlamları vardır Ezoterik alfabede daire birincil semboldün Kare daireden türetilmiş ikincil bir semboldün Ancak karenin ikincil bir sembol olması onun daha az değerli olduğu anlamına gelmez.Kare maddesel alemin varoluşunu temsil eder. Daire ise, en genel anlamıyla evrensel varoluşu ve birliği temsil eder. Bu tanımlamadan da anlaşılacağı üzere, Daire’nin spiritüel alanda, Kare’nin ise maddesel alanda kullanılan sembolik anlamları vardır. İşte bu anlamları itibariyle Ezoterizm’de kare haline getirilmiş daire sembolünden sözedilin Bu dönüşüm aynı zamanda birbirleriyle ölçülemez iki unsurun yani tanımlanabilir ve tanımlanamayan unsurların algılanmasını sağlan Kare ile  daire daha kolay algılanır (“Aşağısı yukarıya yukarısı aşağıya benzer” ezoterik tanımlaması ile bu anlatmaya çalıştıklarımız bağlantılı meselelerdir) Kozmik Mabet – Kutsal Mimari Temeli daire olan asıl form kare ile kendisini somutlaştırır. 

piramit-696x392.jpg

Bu da kutsal mabetlerin temel formunu oluşturur.Yani temeli kare olan yapıyı. Temeli kare olan yapı “Kutsal Mimari”de üçgenle yükselmek zorundadır Çünkü üçgen kozmik hiyerarşinin sembolüdür. Aynı konik yükseliş gibi… Maddesel alanda bu yükselişinin sonu kendisini piramit  şekliyle ifade eder. O halde piramit şekline genel olarak baktığımızda,  spiritüel alanın piramit şekliyle maddesel alanda tezahür etmiş ya da yansımış hali olduğunu söyleyebiliriz. îşte “Kutsal Mimari”nin özünü ve temelini oluşturan ezoterik alfabenin kısa açıklaması budur. Ezoterizm’de piramitsel mimarinin Kozmik Mabed’in bir yansıması olduğunun söylenmesinin nedeni sanırım şimdi daha iyi anlaşılacaktır. Evet… Piramit şekilsel özelliğiyle “Kozmik Mabedi” yani spiritüel ve maddesel alanlarıyala birlikte, kozmik hiyerarşik varoluşu sembolize etmektedir. Konuylailgili ünlü araştırmacı John Michell şunları söyler: Piramid’in orjinal işlevi “Dünyasal Güçler” ile “Kozmik Güçler”i bir araya getirmek ve bu sayede yeryüzünün bu güçlerin verimli iş birliğini sağlamaktır. Bu olgu piramidin geometrik sembolizmi içinde açıkça ortaya konulmuştur. Çünkü piramit dairenin kare haline; getirilme sanatının yüce bir abidesidir.tarza dönüşür.

Bu dönüşüm, konik tarzdan piramidal tarza olduğu gibi tersine de olabilir. Böylelikle piramitten koniye geçilir ki, bu ruhsal yükselişe karşılık gelir. Zaten piramidin içinde gerçekleştirilen inisiyatik çalışmalarla hedeflenen de buydu. Piramit üst tepe noktasından aşağıya doğru Kozmik veya Spiritüel bir kaynaktan tesirin aşağıya inişini ve kozmik hiyerarşiyi sembolize eder. Tepe noktası İlâhi Kelâm’ı. kozmik veya spiritüei kaynağın merkezini; tabanı ise (esirin hedefi olan mekânı temsil eder. Piramidin tabandan (epeye doğru olan çıkışı ise, varlığın kozmos içindeki yükselişini, evrimini ve ruhsallığa doğru olan ilerleyişini, geldiği kaynağa geri dönüşünü ifade eder. Yeryüzü ve Gökyüzü’nün Evliliği Musa Peygamber Mısır’dan ayrıldıktan sonra bu ezoterik sembolizmi iki üçgenin iç içe geçmesi ile dile getirmiştir. Bu sembol daha sonraları İsrailoğulları’nın dinsel ve ulusal simgesi haline gelmiştir. Şu anda Siouizınin sembolüne dönüşmüş olsa da temeli yukarıda dile getirmiş olduğumuz gibi çok eskilere dayanmaktadır.

Tepe noktası yukarıya bakan üçgen göğü, aşağıya bakan üçgen ise yerin sembolü konumundadır. Bunların iç içe geçmesi tasavvufta “Vuslat” olarak ifade edilen göğün ve yerin evliliğinin yani göksel bilgilerin yeryüzünde ortaya çıkmasını ifade eder ki, bu durum varlığın şuurlanmasıyla ortaya çıkacak bir sürece karşılık gelir. Bir başka deyişle göksel bilgilerin insanda tezahür etmesi anlamına gelir. Bu aynı zamanda inisiyasyonun sonunu gösterir. Amaçlanan hedefe artık ulaşılmış ve inisiye adayı büyük zincirin bir halkası haline gelmiş demektir.

yeryuzu-gokyuzu-evliligi-ezoterik.jpg

İSMİNİN İÇİNDEKİ GİZLİ ANLAM 
Piramidin sözlük anlamı da başlı başına büyük bir sırrı içinde barındırır. Günümüzde kullanılmakta olan Piramit sözcüğünün kökeni Mısır Lisanı’na değil, Yunanca’ya dayanır. Piramit sözcüğü Yuananca’da “Pyros” sözcüğünden türetilmiştir. “Pyros” Yunanca’da “Ateş” anlamına gelmekteydi. Bu sözcüğün “Muhteşem Işık” anlamında mecazi kullanımı da bulunmaktadır. İlk başta bu mimari yapıya “ateş” ya da “muhteşem ışık” anlamına gelen bir sözcüğün verilmiş olması biraz garipsenebilir. Ancak bu yapının gizli kalmış bazı özellikleri dikkate alındığında, Antik Yunan’da bu yapıya neden böyle bir sözcüğün seçilmiş olduğu kolaylıkla anlaşılabilir… , Bu sözcüğün söz konusu yapı için kullanılmasının iki ayrı anlamı vardı: Birincisi “Ateş Taşı”, ikincisi ise “Sirius Takım Yıldızı” ile ilgilidir.Orjinalleri Atlantis’te bulunan ve az önce üzerinde durmuş olduğumuz enerji çeken ve depolayan özel taşlar, bir zamanlar piramidin tepe noktasına yerleştirilmişti. O dönemlerde piramidi görenlerin onun ışıl ışıl parladığından söz etmelerinin nedeni de buydu. İşte Yunanlılar’ın bu yapıya ”Ateş ismini takmalarının birinci nedeni budur. Keops Piramidi’nin ezoterik yönü ile ilgilenen tüm araştırmacıları meşgul eden bir sorun da, bir zamanlar piramidin üst tepe noktasında bulunduğu bilinen bu taşlarla ilgilidir.  2000 yıl önce bölgeye gelen bazı gezginler, zirvenin altındaki bir kaç taş sırasının yerinde olmadığından bahsetmişlerdir. Kayıp olan bu taşlara piramidin tepesinde oldukları için “Kapak Taşı” adı verildi. Bu taşların mahiyeti hiç bir zaman anlaşılamadı, fakat bilinen bir gerçek varsa o da şudur: Bir zamanlar Piramidin cephesini kaplayan levhaların sökülerek Kahire’deki inşaatlarda kullanılmaya başlanmasından çok önceleri bu taşlar yerinden kaldırılmıştı.Gelelim ikinci nedene… Keops Piramidi’nin Kral Odası bilindiği gibi Piramit içindeki enerjilerin odaklandığı bir bölümde yer alır. Ancak Kral Odası’nın bir başka özelliği daha vardır. Piramidin içindeki bu oda “Sirius Takım Yıldızı”n\ rahatlıkla gözlemleyebilecek bir açıda dizayn edilmiştir. Piramidin iç kısımlarında bulunan bu odaya .Sirius’u gözlemlemeye olanak sağlayan bir tünel açılmaktadır. Bu tünel vasıtasıyla Piramidin derinliklerinde Sirius Takım Yıldızı’nın saçtığı ışık rahatlıkla gözlemlenebilinekteydi. Antik Mısır Gelenekleri’nde Sirius’un kutsal sayılan bir yıldız olduğu ve Sirius’a diğer yıldızlara oranla çok ayrıcalıklı bir yer verildiği hesaba katılırsa, bu yıldızın ışıklarının muhteşem olarak adlandırılmasının son derece doğal karşılaması gerektiği ortaya çıkmaktadır. İşte bu nedenle, Kral Odası’nın Sirius Takım Yıldızı’nı gözlemleyebilecek bir açıda dizayn edilmiş olması buna en güzel kanıttır. Mısır Ezoterik Sırları ile yakından temasa geçmiş olan Antik Yunan Kültüründe de bu durum gayet iyi bilindiği için, göklerin muhteşem ışığının gözlendiği bu mabede muhteşem ışık anlamına gelen bir isim vermiş olmalarının nedenini anlamak hiç de zor değildir. Antik Mısır rahipleri Atlantisliler’den aldıkları bilgiler doğrultusunda Sirius’un dünya için ne denli önemli bir yıldızolduğunu öğrenmişler ve bu sırrı mabetlerinin derinliklerinde saklarlarken, aynı zamanda da mabetlerinin derinliklerinden bu yıldızın ışıklarını gözlemlemekte belki de bu yıldızın tesirlerine muhatap olmanın yollarını denemekteydiler.

misirda-sirius-sembolu-600x311.jpg

Kadim toplumların tümünde olduğu gibi Kartal, Sirius’u ifade  eden sembollerden birisidir. Sirius’u sembolize eden başka semboller de vardır. Mısır’daki Kartal Kanatları bilinen en eski  Sirius  sembollerinden biridir ve uygun bir isim bulmuş olduklarını rahatlıkla söyleyebiliriz. Günümüzde gözler önünden uzak kalmış, toplum hafızasından silinmiş sırların başında, Sirius Takım Yıldızı’nın dünyamızla olan bağlantısı gelmektedir Bu sırrın üzeri, Tufan sonrası bizim kültürümüzde başlayan .sembolik eğitim sistemine geçişle birlikte örtülmüştür. Bu üstü örtülü sırrın  anlaşılabilmesi için dinsel sembolizmin dilini çözmek gerekir Aksi takdirde bu sırra ulaşmak mümkün değildir Bu sır kökeni Tufan Öncesi kültüre dayanan bizim devremizin eski uygarlıklarına ait mitolojik metinlerde de kendisini gizlemektedir Ezoterik bilgilerini Tufan Öncesi Atlantisliler’den alınış olan eski Mısır rahipleri bu sırrı biliyorlar ve bunu en gizli ve en güçlü ayinlerinde dışa vuruyorlardı. Kuşkusuz ki, bu sırda hiçbir zaman mabetlerin dvarlanndan dışarıya sızdırılmamış, inisiyelerce saklı tutulmuştur.  O halde bütün buraya kadar üzerinde durduğumuz konulara dayanak, “Büyük Piramidin çok sayıda işlevi mi bulunmuştur” diye sorulacak olursa, buna kesin olarak “evet” cevabı  vermemiz gerekmektedir. İsmiyle bile bazı sırları kendisinde barındırmış ve halen de barındırmaya devam etmektedir Firavun Keops’un ismi Büyük Piramit’e atfedildi. İsimle ilgili bu bölümümüzün sonunda Büyük Piramit’in bir diğer ismi olan “Keops” üzerinde de kısaca durmak istiyorum. Büyük Piramide Keops isminin verilmesi. Klasik Tarih Bilimi’nin verilerini doğru kabul eden bazı arkeologlarca bu yapının M.Ö. 3.500 yılında yapılmış olduğu ön kabulüne dayanır. Bu tarihte Mısır’ın firavunu Keops’tu. O halde Büyük Piramit bu tarihte yapıldıysa, bunu yaptıran da o dönemin firavunu olmalıydı. İşte bu düşünceden hareketle, Büyük Piramit’e firavunun adı atfedilmişdi. Kurulan mantık doğru ama bilgi yanlıştı. Çünkü Büyük Piramit’in yapılış tarihi M.Ö. 3.500 değildi… Bu yapının bu tarihten çok daha öncelerine ait olduğu bugün birçok arkeolog tarafından da kabul edilmiştir Bu nedenle Keops ismi, aslında Büyük Piramit için sadece bir zamanların ön kabulüyle ilgili bir anı olarak kalmış durumdadır.

Kaynak:ekstrembilgi.com

Bu konuyu yazdır

  İki Yüz Testi: İlk Hangi Yüzü Gördünüz? Her Yüzün Farklı Bir Anlamı Var
Yazar: EvrimBilge - 10-10-2017, Saat: 21:50 - Forum: SPİRİTÜEL TESTLER - Yorum Yok

Her bireyin yaşadığı hayat ve geçirdiği tecrübeler sonucu doğal olarak hayat görüşü ve etrafındaki olayları algılayış biçimi farklılaşır. Bu farklılıkların seçimlerimizin ve hayati kararlarımız üzerindeki etkisi mutlaktır. Bu seçimleri yaparken kullandığımız düşünce sistemini ve ardında yapan biliçaltını merak ettiniz mi?

İşte bu soruların cevabını bulmak üzere 1800’lü yıllardan bu yana negatif alandan faydanılarak çeşitli görsel testler uygulanıyor. Bu yazımızda sizinle paylaştığımız bu görsel de bu testlerin en bilinenine zemin oluşturmakta.

yuz-testi-758x402.jpg

Her bireyin yaşadığı hayat ve geçirdiği tecrübeler sonucu doğal olarak hayat görüşü ve etrafındaki olayları algılayış biçimi farklılaşır. Bu farklılıkların seçimlerimizin ve hayati kararlarımız üzerindeki etkisi mutlaktır. Bu seçimleri yaparken kullandığımız düşünce sistemini ve ardında yapan biliçaltını merak ettiniz mi?

İşte bu soruların cevabını bulmak üzere 1800’lü yıllardan bu yana negatif alandan faydanılarak çeşitli görsel testler uygulanıyor. Bu yazımızda sizinle paylaştığımız bu görsel de bu testlerin en bilinenine zemin oluşturmakta.

Şimdi aşağıdaki resmi inceleyin. Aşağıdaki tek resim içerisinde aslında iki farklı yüz bulunmakta. Siz ilk olarak hangi yüzü gördünüz;

yuz-testi-normal.jpg

Gördüğünüz yüzün açıklaması için aşağıyı dikkatli okuyunuz;


Eğer “yaşlı bir kadın” gördüyseniz;

yuz-testi-yasli.jpg

Yukarıda işaret edilen yönergeler doğrultusunda, sizde ilk olarak yaşlı bir kadın yüzü gördüyseniz. Bu hayatın tecrübeleriyle yoğrulmuş ve artık dünya görüşü mantık çerçevesinde şekillenmeye başlayan biri haline evrildiğinizi gösterir. Önünüze gelen olayları doğruluk ve mantık süzgecinden geçirmeden yorumlamamaya özen gösteriyor. İnsanların ilişkileri hakkında yorum yaparken temkinli davranıyorsunuz. Bunlara ek olarak kendizi insanlara hemen açmıyor, hayatınıza birini almadan önce temkinli davranıyorsunuz.

Ancak yaşadığınız her olayı ve hayatınızda bulunan herkese, her daim mantık çerçevesinde yaklaşamazsınız. Geçmişte sizi üzen ve sizi böyle bir insan olmaya zorlayan tecrübeleri bazı durumlarda göz ardı ederek, bazı insanlara iç yüzünüzü göstermeli ve kendinizi açmalısınız.


Eğer “genç bir kız” gördüyseniz;

yuz-testi-genc-kiz.jpg

Yukarıda kırmızı daire içine alınmış kısımda belli olan bir genç kızın yüzünü gördüyseniz bu duygusal yönü kuvvetli biri olduğunuzun sinyalidir. Çok fazla arkaşa sahip değilseniz bile, sahip olduğunuz arkadaşlarınız tarafından gerçekten sevilen biri olmanız gayet olası. Duyusal olarak çok iyi niyetlisiniz ancak çevrenizdeki herkesi kendiniz gibi sanmanız bazen sizi üzecek durumların oluşmasına yol açıyor olabilir. Bu sebeple bazı zamanlar kendinizi koruma amaçlı olarak, öncelikli olarak kendi çıkarlarınızı düşünmelisiniz.

Kaynak: filoji.com/iki-yuz-testi-ilk-hangi-yuzu-gordunuz-her-yuzun-farkli-bir-anlami-var/

Bu konuyu yazdır

  GRİP: SAHIP OLDUĞUNUZ ENERJIYİ ICERIYE ÇEKEREK BEDEN TEMIZLIĞI YAPMASIDIR.
Yazar: EvrimBilge - 10-10-2017, Saat: 21:43 - Forum: SAĞLIK - Yorum Yok

*GRİP BİR HASTALIK DEĞİLDİR*
*GRİP* METABOLIZMANIN ANA ORGANLARI YANİ KALP VE BEYNI TEHDIT EDECEK KADAR DOLMASI SONUCU *KENDINI TEMIZLEMEK IÇIN TÜM VUCUDU KONTROLLU ÇALIŞTIRMASIDIR*
SAHIP OLDUĞUNUZ ENERJIYİ ICERIYE ÇEKEREK BEDEN TEMIZLIĞI YAPMASIDIR.

grip-cabuk-atlatma-620x3301.jpg

GRİP İLE BEDEN NE ISTER;

? *HALSİZLIK YAPARAK;*
VUCUDUN HAREKETE AYIRDIĞI ENERJIYI TOKSİN YAKIMINA YÖNLENDİRİR.
? *İSTAHI KESEREK*
SINDIRIM ORGANLARINDA KI KIREÇLENME, ILTIHAPLANMA, IÇ ZAR VE KASLARDA KI ( AĞIZ MIDE VS. VS.) BAKIM ONARIMI SAĞLAR
? *ÖKSÜRÜK* , *BALGAM VE GENİZ AKINTISI YAPARAK*
BEYNI TEMIZLER TÜM ÜST SOLUNUM YOLLARINI TEMIZLER.
? *ISHAL YAPARAK*
BEYNIMIZDEN AŞAĞIYA DOĞRU INEN TÜM TOKSINLERI BOSALTIM YOLU ILE ATAR VE BAGIRSAKLARI DA ONARIR.

?GRIPLI IKEN BOLCA ISTIRAHAT EDINIZ.
?BOL SU TUKETIN.
?PISMIŞ YEMEGI YEMEYİNIZ.BOLCA MEYVE YİYİN,TAZE SIKILMIŞ MEYVE SUYU İÇİN.
? LIMON SUYU TAZE ZENCEFIL SUYU ICINIZ.
?STRESTEN YOGUNLUKTAN KACININIZ.
?BOLCA ÇIĞ SARIMSAK YUTUP TERLEMEYE ÇALIŞINIZ.
?GRIP ŞIFADIR.

ONUN İÇİN ESKİDEN GRİP OLUNCA
ŞİFAYI KAPTIN DENİRDİ

KAYNAK: KARBONAT

Bu konuyu yazdır

  Geleceği Görmek Bilimsel Olarak Kanıtlandı...
Yazar: Emka - 10-10-2017, Saat: 17:05 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI - Yorum Yok

Bilim adamlarına göre yapılan son deney ve araştırmalar "altıncı his" denilen şeyin "bir söylenti ya da metafizik" olmadığı konusunda ciddi deliller ortaya koydu.07 Mayıs 2007

Bilim adamlarına göre yapılan son deney ve araştırmalar, "altıncı his" denilen şeyin "bir söylenti ya da metafizik" olmadığı konusunda ciddi deliller ortaya koydu.

Amsterdam Üniversitesi profesörlerinen psikolog Dick Bierman, tüm zamanların en "ciddi" paranormal deneylerinden birini geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdi. Bir grup "sıradan" vatandaş, Hollanda’da bir hastanede en son teknoloji ürünü cihazlarla incelendi. Prof. Bierman, beyin faaliyetleri ultrasonografik cihazlarla izlenen deneklerden bir kısmı hakkında edinilen verilerin, bu insanların "olayları önceden sezebilme" yeteneklerine sahip olduğunu kanıtladığını açıkladı. Elde edilen verilere göre beynin işleyişi, bazı kritik olaylar olmadan hemen önce belirgin bir biçimde değişerek yoğunluk kazanıyor.

uykuda_gelecegi_gormek_mumkun_mu_h1536_556ff.png

KİM GELECEĞİ GÖRÜYOR
Araştırma sonuçlarını İngiliz Daily Mail Gazetesi’ne açıklayan Prof. Bierman, "Şimdi araştırmayı daha da ileriye götürüp kimlerin geleceği görmekte daha başarılı olduğunu keşfetmek istiyoruz" dedi. Cambridge Üniversitesi’nin Nobel ödüllü profesörü Brian Josephson da "Şu ana kadar bulunan deliller, ’gelecekten bilgi alma’nın mümkün olduğu yönünde ikna edici. Fizik biliminde bunu yalanlamak mümkün değil" diye konuştu. Son araştırmanın doğrulanması halinde, "aniden ürperme" ve "dejavu" gibi herkesin yaşayabildiği paranormal olaylar da bilimsel düzeyde açıklanabilecek. Bu son deneylerden önce yapılan bazı istatistiki çalışmalar da altıncı his konusunda önemli ipuçları vermişti. 11 Eylül saldırılarından kılpayı kurtulanların da "aniden bastıran bir karamsarlık" ve "tıbbi bir nedeni olmayan mide ağrısı" gibi hisler yüzünden İkiz Kuleler’e gitmekten son anda vazgeçtiği belirtildi. 

Stargate Projesi
CIA, 1970’lerde başlayıp 1995 yılına kadar sürdürdüğü çok gizli "Stargate Projesi"yle SSCB’ye karşı "psişik casusluk savaşını" kazanmayı amaçlıyordu. Projede görev alan Dr. Dean Radin, askerlerin bazı durumlara önceden tepki verdiğini kanıtlamıştı. Nobel ödüllü kimyacı Dr. Kary Mullis, devraldığı araştırma hakkında, "Tüyler ürpertici bir olay. İnsanların üç saniye sonrası da olsa geleceği görebildiğine bizzat şahit oldum" demişti.

ALINTI

Bu konuyu yazdır

  İLK GÖRDÜĞÜN NESNE KİŞİLİĞİNİ AÇIĞA ÇIKARIYOR
Yazar: Emka - 10-10-2017, Saat: 16:38 - Forum: SPİRİTÜEL TESTLER - Yorum Yok

Aşağıdaki resimde ilk gördüğün nesne kişiliğini açığa çıkartıyor...

RESS.jpg

KIZ ÇOCUĞU: 

k%25C4%25B1z%2B%25C3%25A7ocugu.jpg

Senin en belirgin özelliğin,yaratıcı olman! FArklı düşünen ve sürekli sorgulayan bir zihnin var. Tek başına vakit geçirmeyi seven,uyumlu ve iyimser bir insansın.

KAFATASI:

kafatas%25C4%25B1.jpg

Sen tertemiz ve merhamet dolu bir kalbe sahipsin. Dürüstlük ve adalet senin için çok önemli kavramlar. Haksızlıklar için her an mücadele etmeye hazırsın.

KELEBEK:

kelebek.jpg

Senin en belirğin özelliğin,özgür ruhlu olman. Kısıtlanmayı sevmeyen ve sürekli kendini yenileyen bir insansın. Ayrıca cesur ve lider ruhlusun.

Bu konuyu yazdır