Hoşgeldin, Ziyaretçi |
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.
|
Kimler Çevrimiçi |
Toplam: 1272 kullanıcı aktif » 0 Kayıtlı » 1272 Ziyaretçi
|
Son Aktiviteler |
Nereden Başlamalıyım?
Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
Son Yorum: desdinova
07-04-2025, Saat: 11:03
» Yorumlar: 0
» Okunma: 546
|
Ayahuasca çayi hakkinda b...
Forum: ŞAMANİZM
Son Yorum: Gümüşkurt
29-12-2024, Saat: 23:19
» Yorumlar: 0
» Okunma: 491
|
Sürekli Aynı Sayıyı Görüy...
Forum: MELEK MESAJLARI
Son Yorum: Stannis
03-10-2024, Saat: 18:13
» Yorumlar: 0
» Okunma: 905
|
Bize ait olmayan sahte an...
Forum: Zihin
Son Yorum: cinsiyetsiztirmavi
29-08-2024, Saat: 01:28
» Yorumlar: 0
» Okunma: 822
|
RUHLARIN YAZDIRDIĞI SÖYLE...
Forum: ENTERESAN BİLGİLER
Son Yorum: Shfz
20-08-2024, Saat: 01:26
» Yorumlar: 1
» Okunma: 62,790
|
Nuh’un Gemisi’nin Çözülem...
Forum: TARİH
Son Yorum: Emka
21-02-2024, Saat: 21:57
» Yorumlar: 3
» Okunma: 9,227
|
DEMON İSİMLERİ LİSTESİ VE...
Forum: DEMONLAR
Son Yorum: Debriyaj_Balatasi
15-02-2024, Saat: 02:30
» Yorumlar: 1
» Okunma: 26,565
|
Trabzon'da ki Majisyenler
Forum: TRABZON SPİRİTÜELLERİ
Son Yorum: koavemaji
02-02-2024, Saat: 14:11
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,458
|
11:11'in Manevi Önemi ve ...
Forum: EVRENSEL ENERJİLER
Son Yorum: zeynepbuhan
10-11-2023, Saat: 18:49
» Yorumlar: 1
» Okunma: 6,738
|
Sürekli Şiddetli Baş Ağrı...
Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
Son Yorum: Gümüşkurt
25-09-2023, Saat: 19:23
» Yorumlar: 0
» Okunma: 2,009
|
|
|
Göz Yogası |
Yazar: Magnetho - 13-01-2018, Saat: 17:10 - Forum: YOGA
- Yorum Yok
|
 |
Bu mucize teknik görme gücünü artırıyor, göz çevresini rahatlatıyor, ayrıca baş ağrılarını dindiriyor.
Günün büyük bölümü masa başında, bilgisayarın karşısında geçiyor. Öyle ki, yoğunluktan bazen gözlerimizi kırpmayı bile unuttuğumuz oluyor. Oysa bu gözlerimize yapacağımız en büyük kötülük.
Sürekli sabit bir noktaya baktığımız zaman gözümüzün uzak yakın fokuslama ayarı bozulur, bulanık ve çift görmeler başlayabilir. Sabit nokta konsantrasyonu sonucunda göz kırpmayı unutmaktan dolayı bir çok göz rahatsızlığı oluşur.
-Göz Kırpmazsak Ne Olur
Gözlerimizi temizlemek ve göz retinasını nemlendirmek için gözlerimizi kırparız. Göz küremizin dışa bakan bölümü, gün boyunca sürekli olarak etraftaki toz partiküllerine maruz kalır. Göz kapaklarımız her kapandığında, gözyaşı bezlerimizden salgılanan tuzlu salgı, gözümüzü bir anlamda dezenfekte eder.
Normal olarak, 4-6 saniyede bir gözlerimizi kırparak, bu olağan temizliği gerçekleştiririz. Ancak gözlerimizde hassasiyete neden olan herhangi bir koşul söz konusuysa, örneğin dumanlı bir ortamdaysak veya gözümüze bir şey kaçmışsa, gözün kendini bir an önce temizleyebilmesi için, daha sık göz kırpabiliyoruz. Göz kırpmamız sayesinde, gözlerimizin kurumasını da önlemiş oluyoruz.
Modernizmin götürüsü olan yakın mesafeye sürekli bakma alışkanlığımızın oluşturduğu birçok rahatsızlığı boş vakitlerimizde Göz Yogası yaparak düzeltebiliriz
-Dİnlenme Esnasında Göz Yogası
1. Çalışma
-Gözlerinizi rahatlatın
Bunun için göz kapaklarını biraz rahat bırakmanız gerekecek. Peki bu nasıl olacak?
Avuç içlerinizi birbirine sürterek ısıtın, sonra göz kapaklarınızın üzerine koyun. Gözlerinizi saat yönünde hareket ettirin. Ardından gözlerinizle havada yatay bir 8 rakamı çizmeye çalışın. Bir egzersizden diğerine geçerken, gözlerinizi dinlendirmek için ısıttığınız avuç içlerinizi göz kapaklarınızın üzerine koymayı ihmal etmeyin.
2. Çalışma
-Başparmağınıza fokuslanın
Burnunuzun ucuna yaklaştırdığınız başparmağınızı görmeye çalışın. Belki bakışınız net bir şekilde olamayacak ama önemli değil.
Yoga, göz egzersizlerinde de denemeye çok önem veriyor. Birkaç deneme sonrasında daha iyi olacaksınız. Bu egzersiz sırasında tam 6 kasımız çalışıyor. ınanılmaz ama vücut enerjisinin yüzde 25’i görme sürecinde görev alıyor.
3. Çalışma
-Tazelenmiş bakışlar…
Göz yogasının ardından gözlerinizde bir yorgunluk hissedebilirsiniz. Ama bakışlarınızın eskisinden daha zinde olduğunu fark edeceksiniz.
Tabii göz yogası da tıpkı vücut yogası seansında olduğu gibi bir bitişi hak ediyor. Evdeyseniz, gözlerinizi lavanta kokulu bir yastıkla kapatabilir ve 10 dakika dinlendirebilirsiniz. Bürodaysanız ensenize yapacağınız küçük dokunuşlarla rahatlayabilirsiniz.
-Trataka / Göz Yogası Çalışmasının Temel Hatları
Sanskrit dilinde Trataka’ nın kelime anlamına baktığımızda ona, dik bakış, dikkatli bakış gibi anlamlar yükleyebileceğimizi görürüz. Bu ismi ve bu isim altında toplanmış çalışmaları kısaca tarif edecek olursak ” Kişinin bir nesne ya da düşünce üzerinde bakışlarını ve dikkatini sabit tutmasıdır. ”
Trataka / Göz Yogası çalışmasının temel hatlarını aşağıda bulabilirsiniz. Trataka en temel konsantrasyon çalışmalarından biridir ve meditasyon heveslisi olan herkesin düzenli olarak her gün yapması tavsiye edilir.
1-) Başlangıç Mantrası:
Om Sahanavavatu,
Sahanou bhunaktu
Saha viryam karavavahai
Tejasvinavadhitamastu
Ma vidvişavahai
Om Şanti, Şanti, Şanti
Anlamı:
Om. (Evren) Hepimizi korusun,
Hepimizi beslesin.
Birlikte büyük bir enerji ile çalışalım.
Çalışmamız aydınlatıcı olsun ve meyve versin.
Birbirimizden nefret etmeyelim.
Om, huzur, huzur, huzur.
2-) Göz çalışmaları:
a. Göz kürelerinin yukarı-aşağı hareketi: toplamda 10 kez tekrar edilecektir.
b. Dinlenme: Basit avuçlama
c. Göz kürelerinin sağa ve sola hareketi: toplamda 10 kez tekrar edilecektir.
d. Dinlenme: Basit avuçlama
e. Göz kürelerinin döngüsel hareketi
i. Önce, saat yönünde 10 tur
ii. Dinlenme: Bas-bırak avuçlama
iii. Sonra, saat yönünün aksine 10 tur
iv. Dinlenme: Bas-bırak avuçlama
3-) Mum ışığı konsantrasyonu:
a. Mum alevine odaklanma: Alevin tamamına gözümüzü kırpmadan 30-60 saniye arası konsantre oluyoruz. Özellikle çok fazla zorlamıyoruz, tersine bakışlarımız rahat ve gevşek olmalı. Sakin ama kararlı bir şekilde direkt olarak mum alevine bakıyoruz.
b. Dinlenme: Bas-bırak avuçlama
c. Fitilin ucuna yoğun odaklanma: Şimdi fitilin uç kısmına bakıyoruz. Yine tamamen konsantreyiz ama bakışlarımız yine rahat ve gevşek.
d. Dinlenme: Sabit baskılı avuçlama
e. Odaklanmama:
i. Önce alevin tamamına odaklanalım.
ii. Sonra kademesel olarak, odaklanmadan genel olarak aleve bakalım. Böylece alevin çevresindeki görüntünün değiştiğini, hatta alevin çevresindeki hareyi, aurayı gördüğümüzü fark edelim. Yaklaşık 1 dakika bu şekilde kalalım.
iii. Tekrar dikkatimizi yoğun odaklanma ile aleve bir kaç saniye yönlendirelim.
iv. Şimdi gözlerimizi kapatalım ve kapalı gözlerimizin gerisinde mum alevinin aynı şekilde canlandığını görelim.
f. Dinlenme: Basit avuçlama – 5 tur Brahmari ile (dişi arı sesi çıkar)
4-) Sessizlik: 5 dakika derin sessizlik
5-) Kapanış Mantrası
Om asato ma sat gamaya
Tamaso ma jyotirgamaya
Mrtyor ma amrtangamaya
Om şanti, şanti, şanti.
Anlamı:
Om. Hepimiz gerçek olmayandan gerçek olana,
karanlıktan ışığa,
ölümlülükten ölümsüzlüğe (doğru gidelim)
Om Huzur, Huzur, Huzur.
-Mum ışığı: Mutlaka sabit bir aleve, göz hizasında bakmak gereklidir.
-Göz çalışmaları: Bu çalışmalar esnasında, başımız hiç oynamıyor. Sadece göz kürelerimiz hareket ediyor.
-Mum ışığı konsantrasyonu: Bu çalışmaları yaparken yüz kaslarımız gevşek ve yüzümüzde yumuşak bir ifade olmalı. Ayrıca gözlerimizi aşırı zorlayacak herhangi bir çalışma içine girmememiz gerekmekte. Bu çalışmalarda gözlerimizi açtığımız zaman direkt olarak mum ışığına bakmıyoruz, bunun yerine gözlerimizi yeri takip ederek yavaşça yukarı kaldırıyoruz.
-Avuçlama: Avuç içleri tam göz kürelerimizi içine alacak büyüklüğe sahiptir. Avuçlama sırasında ellerimizi hafifçe bükeceğiz. Gözlerimizi ellerimizle kapattığımızda, ellerimiz gözlerimize değmemekte ve ellerimiz göz çevresini tamamen kapatmakta yani gözümüzü açtığımızda tamamen karanlık görmemiz gerekmektedir.
Derlenmiştir..
Yazar: Begüm ERDOĞDU
|
|
|
Uyanır Uyanmaz Söylemeniz Gereken 5 Enerji Kelimesi |
Yazar: Magnetho - 13-01-2018, Saat: 01:56 - Forum: KİŞİSEL GELİŞİM
- Yorum Yok
|
 |
Zihnimiz uyandığımızda derin bir alpha evresinde bulunur. Peki beynin Alpha evresi ne demektir. Alpha dalgası beynin huzurlu bir hipnotik süreçte olduğunu gösterir. Zihin öğrenmeye ve kabullenmeye en açık andadır. Kısaca her sabah uyandığınızda beyniniz hipnoz durumundadır.
Bu anda her söylediğiniz olumlu düşünce ve enerji kelimesi beyni ve bilinçaltını yönlendirecektir. Bu anda olumlama yapabilirsiniz. Ama bizim Önerimiz bu 5 güçlü enerji kelimesini söylemenizdir. Sabah uyanınca halsiz ve negatif güne başlıyorsanız bu kelimeleri mutlaka kullanın.
Mutsuzluğun birincil sebebi içinde bulunulan durum değil, sizin bu durum hakkındaki düşüncelerinizdir. Eckhart Tolle
Mutluyum: Tüm gün enerjik ve huzurlu hissetmek istiyorsanız, uyanır uyanmaz bu kelimeyi söyleyin. Bedeniniz ve zihniniz harika bir enerjiye bürünecektir. Mutluluk negatif enerjinin zıttıdır. Zihninizde mutsuzluk ve negatif düşünce hissediyorsanız bunu mutlaka söyleyin.
Zenginim: Negatif düşüncelerimizin altında yatan maddi etkenlerdir. Zihnimizi bu şekilde yönlendirdiğimizde maddi problemlerimizin azaldığını göreceksiniz.
Güzelim: Bu kelime sadece fiziksel güzelliği betimlemez. Ruhsal ve enerjisel olarakta iyiliği gösterir. Güzelim kelimesi harika ve çok yüksek enerjili bir kelimedir.
Sağlıklıyım: İster inanın ister inanmayın sağlığımızın kötü olmasının bir sebebi de stres ve negatif düşüncedir. Zihninize sağlıklıyım dediğinizde tüm beden ve zihin hipnotik süreçte olduğunuz için bunu kolaylıkla kabul edecektir. Zihni ve bedeni sağlıklandırmak için bu enerji kelimesini uygulayın.
"Ben" Benim: Negatif durumların altında genellikle kendimizi kabul edememiz yatar. Bu enerji öbeği ile zihin kendini kabul edecektir. Bu cümle yerine isterseniz Sevgiyim enerji kelimesini de kullanabilirsiniz.
Önemli Not: Her enerji kelimesinin başına "Ben" kelimesini ekleyebilir veya bu kelimelerin geçtiği olumlama cümleleri oluşturabilirsiniz. Bizim tavsiyemiz Enerji kelimesini tek başına veya en fazla "ben" kelimesini ekleyerek kullanmanızdır. Çünkü bilinçaltı uyandığınızda bilgiye en açık haldedir. Enerji kelimeleri en etkili ve hızlı bu şekilde zihnimize ulaşır.
Kaynak:bilgierdemdir
|
|
|
Bilimsel Kanıtlarıyla Beraber Beyin Gücünüzü Arttıran 6 Alışkanlık |
Yazar: Magnetho - 12-01-2018, Saat: 23:27 - Forum: Beyin
- Yorum Yok
|
 |
Gündelik hayatın içinde, ders çalışırken ya da işlerimizi yaparken zaman zaman hafızamızda performans düşüklüğünü hissedebiliyoruz. Elbette bu düşüklüğün birçok sebebi olabilir, fakat bilime göre beynimizin performansını en çok alışkanlıklarımız etkiliyor.
Bu 6 basit alışkanlık, beyninizin performansını arttıracak aynı zamanda sağlığınızı da olumlu etkileyecek:
1) Yeteri Kadar Uyumak
Bu öneriyi yüzlerce kez almış olabilirsiniz ama uyku, sağlıklı bir beyin için çok önemlidir. Eğer yeteri kadar uyumazsanız ertesi gün rüyanızı hatırlamakta bile güçlük çekebilirsiniz.
R.E.M. uykusu için 6-8 saat en önemli uyku aralığıdır. Uykunun 5. evresi olduğu için mental açıdan yenilenmenizi sağlar. Aynı zamanda beyninizi ertesi güne hazırlar ve daha berrak bir zihinle uyanırsınız.
2) Bol Miktarda Su İçmek
Vücudumuzun susuz kalmasından en çabuk etkilenen organımız beynimizdir. Gün içinde beyinden geçen su miktarı ise 1,4 litre civarında. Eğer beyindeki su dolaşımı bozulursa, bu durum hafızamızda ciddi hasarlara yol açabilir. Susuz kalmış bir beyin odaklanmakta ve hatırlamakta güçlük çekmeye başlar. Bu yüzden günde 2-2,5 litre su içerek vücudumuzun su ihtiyacını karşılamalıyız.
3) Egzersiz Yapmak
2014 yılında Harvard Health Letter’da egzersiz yapmanın beyne doğrudan ve dolaylı yoldan yardımcı olduğu yazılmıştı.
Egzersiz yaptıktan sonra daha rahat uyursunuz, aynı zamanda serotonin hormonu salgıladığınız için stres ve kaygılarınızdan arınırsınız. Bu durum, daha temiz bir zihne sahip olmanıza yardımcı olur.
4) Vücudunuzdaki Tuz Miktarına Dikkat Etmek
Sodyum eksikliği, hafızanıza zarar verebilir. Vücuda giren sodyum ise büyük bir miktarda tuz tüketilerek karşılanır. Tuz, beyni yeni anılar yaratmak için tetikleyen bir unsurdur. Tuzdan eksik kalmak , kısa zamanlı belleğinize zarar verebilir. Bol miktarda sodyum içeren diğer besinler ise; deniz ürünleri,yeşil-kırmızı biber, peynir, fıstık, fındık, ceviz, kereviz ve havuçtur. Sağlıklı yetişkin kişiler için günlük sodyum ihtiyacı 2-3 gramdır. Bu miktar 5 gr tuzdan sağlanabilir.
5) Fazla Stres Beyninize Zarar Verir
Stres, hiç şüphesiz hafızaya zarar veren en büyük unsurlardan biri. Hayatınızın stresli zamanlarınızı düşünün, muhtemelen kendi potansiyelinizin yanına bile yaklaşamadığınızı düşündüğünüz anlar olmuştur.
2012 yılında Yale Üniversitesinde yapılan araştırmaya göre: Stres uzun süreli olursa adrenalinden daha etkili olan steroid hormonları (kortizol gibi) salgılanmaya başlar. Bu hormonların etki süresi adrenalinden daha uzundur ve bu dönemde kişinin bilişsel kabiliyeti azalır ve olaylara normal tepki verme yeteneğinde zayıflama görülür. Kronik stres bu hormon dengesinin bozulmasına ve normalden daha fazla sayıda beyin hücresinin ölümüne neden olur. Bunun sonucu olarak kişide kavrama sorunları ve hafıza zayıflığı görülür.
Elbette günümüzde stresle iç içe yaşıyoruz. Fakat en aşağı 15 dakikalık rahatlatıcı bir müzik seansı, meditasyon ya da sadece gözlerimizi kapatıp rahatlatmak; beynimize büyük fayda sağlar.
6) Aşırı Şeker Tüketmemek
Hipokampus bölgesi, beyinde uyanıklık durumunu arttırmakta, öğrenmekte ve uzun süreli belleği geliştirme konusunda büyük rol oynar. Alzheimer hastalığında, hipokampus beyinde ilk etkilenen yerlerden biridir. Bu hastalarda, düşünsel ve bilişsel fonksiyonlarda bozukluk ortaya çıkar. Hipokampus, şekere karşı çok hassastır. Bu yüzden, beyin fonksiyonlarımız için aşırı şekerden kaçınmalıyız. Fakat beyin enerji için sadece şeker kullanır, dolayısıyla normal sınırların altındaki glukoz düzeyi, beyin fonksiyonlarında geri dönüşümsüz hasara sebep olur.
Beyninizin sizi hiçbir zaman yarı yolda bırakmaması dileğiyle...
Kaynak: ceotudent.com
|
|
|
Belkide Hepimizde Bulunan Doğaüstü Bir Güç: Psi Ball Nedir? Nasıl Yapılır? |
Yazar: Magnetho - 12-01-2018, Saat: 23:17 - Forum: PARAPSİKOLOJİ GENEL
- Yorum Yok
|
 |
Psi Ball belkide bir çoğumuzun ilk kez duyduğu bizlere ve dilimize bir hayli yabancı bir kelime. Fakat anlamı ve işlevi bizleri heyecanlandırmadan duramıyor. Psi Ball en basit anlatım ile kişinin kendi enerjisi ile oluşturduğu bir bakıma psişik bir toptur. Psi Ball görünmez fakat etkileri hissedilebilir. Psi Ball hakkında ilk izlenimler ise yapımının oldukça güç olduğudur öyle ki beynimizin bu gizli süper gücünün kullanmak için çok iyi bir konsantrasyon şart. Genellikle bu enerji topunu oluşturmak isteyenler bir kaç denemeden sonra pes ediyor, yapımının güçlüğünden dolayı.
Yapımı ve oluşumuyla bizlere efsane video oyununun mükemmel hareketi “hadoukene”benzeyen Psi ball konusunu daha yakından ele alalım.
Psi Ball Ne Amaçla Yapılır ?
Aslına bakılırsa bu enerji topunu yapanların veya deneyenlerin herhangi bir amacı bulunmamakta. Bununla beraber eğlence için yapıldığı da söylenmektedir. Kişilerin bu organik enerjiyi keşfedip denemek için tek geçerli sebebi ise birine zarar vermek amaçlı kullanmaları.
Psi Ball İçin Önemli Olan Çakra Nedir?
Deneyimleyen kişilerin bu enerji topunu elde etmek için öncelikle çakralarını açmaları gerekmektedir. Bir çoğumuz bir yerlerden duymuşuzdur bu çakrayı, fakat nedir bu çakra? Çakra bizim ruhumuzda bulunan bir enerji akışıdır ve bu akışın kontrolü tamamen bizim elimizdedir. Meditasyon ve yoga seanslarıyla çakralarımızı kontrol altına alıp enerji akışımızı yönlendirmek elimizdedir.
Psi Ball Nasıl Yapılır?
Beynimizin ve vücut enerjimizin ortak çalışması olan enerji topunun yapımı için tarifler mevcut. İlk olarak iki el birleştirilmeli ve ellerin arasından bir enerji aktığı düşünülmelidir. Bu enerjiyi nesnelleştirmek için etrafınızda ki herhangi bir nesneyi veya enerji kaynağını düşünebilirsiniz. Her nefes alış sırasında enerjinin içe çekildiği düşünülmelidir, hazır hissedildiğinde yani yapabileceği düşünüldüğünde eller yavaşça açılmalı ve topun oluştuğu düşünülmelidir. Mümkün olduğunca elinizde bir enerji topu olduğuna odaklanın. Eğer enerjinizi ve motivasyonunuzu tam hissediyorsanız elinizi kapatmaya çalışın, enerji akışından dolayı eğer elinizi kapatamazsanız bu işi başarmışsınız demektir.
Konu ile ilgili kaynaklar ve teknikler mevcuttur. Eğer konu dikkatinizi çektiyse ve denemek isterseniz aşağıda ki kitapları okumanızı öneririz;
1)-Quantum Psychics – Dr. Theresa M. Kelly 2)-Aura ve Çakra Kullanma Klavuzu – Karla Mclaren 3)-Ruhsal Şifa Teknikleri – Keith Sherwood
Kaynak:korkubilimi.com
|
|
|
Daha Mutlu Yaşamak İçin 5 İpucu |
Yazar: Magnetho - 12-01-2018, Saat: 18:39 - Forum: KİŞİSEL GELİŞİM
- Yorum Yok
|
 |
Günlük yaşamınızda daha mutlu olabilmeniz için yapabileceğiniz birkaç temel ipucunu bir araya getirdik.
1) Kültürel aktiviteleri es geçmeyin. (Keşfedin)
Hangi şehirde yaşıyor olursanız olun haftada bir, iki haftada bir ya da ayda bir mutlaka bir sergiye gitmeye ve insanların yaratıcılığından beslenmeye çalışın. Sanat, özel ve tabii ki güzeldir. Dünyada güzelliği yorumlamaktan ve onu kendi çerçevende yansıtabilmekten daha özel bir şey yoktur. Bu hissi yaşayabilmeniz için ünlü bir ressam, heykeltıraş ya da müzisyen olmanıza gerek yok. Dokunabildiğiniz, duyabildiğiniz ve görebildiğiniz bu eserler yaratıcılığınızı artıracak ve sizi farklı düşünmeye itecektir.
2) Kendinize zaman ayırın. (Dinleyin)
İş hayatı, okul hayatı ve yüklendiğiniz çeşitli sorumluluklar, çoğu zaman kendinizi ihmal etmenize neden oluyor olabilir. Kendinize ayıracağınız birkaç saat, sorumluluklarınızdan sıyrılıp sadece mutluluğunuz için yapacağınız birkaç aktivite, haftanızın çok daha farklı geçmesini sağlayabilir. Kendinize özel bir bakım günü ilan edebilir, tek başınıza yapabileceğiniz bir aktivite bulabilir ya da bir hobi edinebilirsiniz.
3) Doğaya kulak vermeyi unutmayın. (Hissedin)
Şehrin karmaşası ve gürültüsünden uzak bir sabah geçirmek için yakınlarınızda bulunan bir parka gidin. Ayakkabılarınızı çıkarın ve çimlerin ayak tabanlarınızda bıraktığı muhteşem hisle deşarj olun. Çoğumuz, iş hayatına atıldıktan sonra ya da staj döneminde, okul döneminde doğayı dinlemeyi unutuyoruz. Şehir hayatının ve yoğun temponun sizi kafesine almasına izin vermeden ve doğayı, doğanın dingin huzurunu hissetmek için çaba sarf edin.
4) Arkadaşlarınızı ihmal etmeyin. (Paylaşın)
Yoğun geçen bir günün ardından arkadaşlarınızla görüşemeyecek kadar yorgun olabilirsiniz ancak bırakın bugün 3 saat daha az uyuyun. Arkadaşlığın verdiği enerjinin ve mutluluğun buna değeceğini göreceksiniz. Hayatın stresini üzerinizden atmak için paylaşın. Kendinizden uzaklaşıp biraz arkadaşlarınızın hayatına dâhil olun.
5) Yan karakter olmayı da bilin. (Değiştirin)
Sürekli başrol olmak sizi yorabilir, biraz yan karakterleri oynayın ve sadece başrolün en yakın arkadaşı, en yakın iş arkadaşı ya da kapı komşusu olun. Kendinize dışarıdan bakın ve sizi yoran her şeyi bir rutin olarak görüp kabullenin ve iç dünyanızda basite indirgeyin. İyi gelecek, göreceksiniz.
Kaynak:ceotudent.com
|
|
|
Seçitiğin Renk Kişiliğinin Aynasıdır |
Yazar: Magnetho - 12-01-2018, Saat: 16:41 - Forum: SPİRİTÜEL TESTLER
- Yorum Yok
|
 |
Kişilerin renk tercihleri, ruhsal durumları hakkında ipucu verebiliyor.
Örneğin maviyi seçenler sorumlu ve sadık, sarıyı tercih edenler entelektüel,
siyah giyenler otoriter ve muhafazakâr bir kişilik sergiliyor
Türkiye Psikiyatri Derneği Bursa Şubesi Başkanı İbrahim Afif Karakılıç, ışığın cisimlere çarptıktan sonra yansıyarak gözde bıraktığı etkiye renk denildiğini belirtti. Psikolojik etkilerine göre, renklerin “sıcak” ve “soğuk” olarak sınıflandırıldığını anlatan Afif Karakılıç, sıcak renklerin sarı, kırmızı ve turuncudan oluştuğunu, soğuk renklerin ise mavi, mor ve yeşil olduğunu belirtti.
SICAK VE SOĞUK RENK
Sıcak renklerin, daha çabuk algılanabildikleri ve görsel düzen içinde fark edilebilir olmasından dolayı insanlara “daha yakın” bir his uyandırdığını ifade eden Karakılıç, soğuk renklerin ise geriye çekilme etkisi gösterdiğini ve “uzaklık” hissi doğurduğunu vurguladı. Sıcak renklerin izleyeni uyardığını ve neşelendirdiğini ifade eden Karakılıç, şunları söyledi: “Sıcak renk tonları fiziksel gücü, enerjiyi, dinamizmi artırır, metabolizmayı hızlandırır. Fazlası ise heyecan, yorgunluk, şiddet, saldırganlık ve konsantrasyon güçlüğü yaratabilir. Soğuk renkler ise tam tersi etki yapar. Kişinin özel renk tercihinden, onun ruhsal durumu hakkında ipucu öğrenmek mümkün. Çünkü, renkler insanların kişisel özelliklerini ve ruhsal yapısını ortaya koyar.”
KIRMIZI
Arkadaş canlısı, bağışlayıcı, minnet duyguları gelişmiş kişilerdir.
SİYAH
Otoriter ve gücü severler. Geleneksel bir kişilik yapıları vardır.
BEYAZ
İnsanları en etkileyen renklerden biridir. Beyaz giyenler, hemen ilgi çekerler. Beyaz, temizliğin, saflığın ve masumiyetin simgesidir.
MAVİ
Ruhun derinliklerine girişi gösterir. Maviyi seven kişinin en iyi özelliklerinden biri sorumluluk, sadakat ve düzen duygusunun kuvvetli olmasıdır.
YEŞİL
Bu rengi tercih edenler, paylaşımcı, uyumlu, verici ve yardımsever kişilik yapılarıyla dikkat çekiyor. “Güven” ve “koruma” sembolüdürler.
TURKUAZ
Bu rengi sevenler, insanların büyük ilgisini çeker. Bu kişiler sakin ve rahatlatıcı kişiliğe sahiptirler.
TURUNCU
Cesur ve maceracı bir kişilik yapıları var. Gülmeyi ve başkalarını güldürmeyi de çok seviyor. İletişim, hareket ve girişim, turuncuyu sevenlerin karakter yapısını gösteriyor.
Alıntı
|
|
|
GÖZ SAĞLIĞI İÇİN TİBET EGZERSİZLERİ |
Yazar: Magnetho - 12-01-2018, Saat: 16:38 - Forum: SAĞLIK
- Yorum Yok
|
 |
Bilgisayar ekranları, tabletler ve TV önünde tek bir noktaya bakarak çok fazla zaman harcıyoruz, gözlerimiz sağlıklı kalmak için egzersize gereksinim duyuyor. Aşağıdaki Tibetli rahipler tarafından tasarlanmış, göz sağlığı ile ilgili ilginç bir yaklaşım.
Bedeninize ve gözlerinize gereksinim duydukları besinleri verin!
Nesiller boyu, Tibet’in insanları görme zayıflığını düzeltmek ve görüşlerini geliştirmek için doğal yöntemler kullandılar. Bunların arasında uzun zaman periyotlarında faydalı olduğu kanıtlanmış olan bazı egzersizlerin kullanılması da var.
Bu göz kartındaki şekil, optik sistemin kaslarına ve sinirlerine canlandırma ve gerekli düzeltici egzersizleri vermek için Tibetli Lama Keşişler tarafından tasarlanmıştır. Göz kasları kamera objektif kapağına benzer odaklanır. Bu egzersizin amacı görmeyi geliştirmek için göz kaslarını kuvvetlendirmektir. Sabahları ve akşamları bir kaç dakika uygulama hemen etkiler sağlar ve aylar süren uygulamayla en belirgin gelişme sağlanır.
Göz Kartı Nasıl Kullanılır
Bu egzersizler gözlüksüz veya kontak lenssiz yapılır. Oturma pozisyonunda her hareketi 30 saniye yapın, omurganız dik olsun ve başınızı sağa sola hareket ettirmeyin. Sadece gözlerinizi hareket ettirin.
1) Gözlerinizi dıştaki noktaların etrafında saat yönünde döndürün.
2) Bu hareketi saatin tersi yönünde tekrarlayın.
3) Gözlerinizi karttaki saat 2 ve saat 8’in olduğu yerlerde aşağı yukarı hareket ettirin.
4) Bu hareketi saat 4 ve saat 10’un olduğu yerlerde tekrarlayın.
5) Gözlerinizi kısa bir süre kırpın.
Egzersizi istediğiniz kadar tekrarlayın. Bu egzersize başladıktan sonra gözlük ve kontaks lensleri mümkün olduğu kadar az takın. Zamanlar bunlar gereksiz olur. Gözün arkasının eğriliğinin onarılması ve düzeltilmesi işlemi spesifik egzersiz ve gözün tamiri için sadece göz tarafından kullanılan besinlerin artırılmasını gerektirir. Diğer kas egzersizleri gibi daha fazla egzersiz ve daha fazla besin gereklidir.
Kaynak: Koşulsuz Sevgi
|
|
|
Rüyalar Sadece Rüya mıdır?: Rüyalarda Geleceği Görme Deneyi |
Yazar: EvrimBilge - 11-01-2018, Saat: 18:04 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
- Yorum Yok
|
 |
Rüyalarımız adeta hayatımızın bir parçası olmuş durumda hatta öyle ki bazı sabahlar gördüğümüz rüyaların etkisi ile uyanırız kendimizi öylesine kaptırırız ki sanki gerçekmiş gibi yaşarız. Peki rüyalarımız sadece öylesine gördüğümüz sanrılar mı? Sadece öylesine gördüğümüz rastgele sanrılar olmadığı aşikar. Çünkü rüya gördüğümüz sırada beyinlerimiz çalışır vaziyettedir hal böyle olunca kendimizden bir şeyler katarak rüya görmemiz çok olasıdır.

Rüyalar aynı zamanda bir bilinmezliğe sahiptir. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalar yıllar geçmesine rağmen net bir sonuç vermemiştir. Bununla birlikte rüyalar ile ilgili bir çok kaynak ve araştırma mevcuttur. Bunlardan en sıra dışı olanı ise İngiliz bir uçak mühendisi olan John W. Dunne’a aittir. Kendisi İngiltere’nin ilk askeri uçağının planını çizmiştir. Ve bu planı sürekli rüyasında görmüştür hal böyle olunca kendisi rüyalarında geleceğini gördüğünü düşünüp çalışmalarına bu yönde yön vermiştir. İngiliz John W. Dunne’ın kendisine ve bilim dünyasına sorduğu ilk soru “Acaba insanda doğuştan bir geleceğe görebilme yeteneği mi var?”
John W. Dunne araştırmalara başladığı sırada kendisi gibi rüyalarında geleceği gören bir çok kişi ile karşılaşmıştır ve yalnız olmadığını anlamıştır. Oxford üniversitesinin yapmış olduğu araştırmalar gelecekle ilgili rüya görenlerin sayısı geçmişle ilgili rüya görenlerin sayısından fazla olduğunu gözler önüne sermiştir. Şimdi düşündüğümüz zaman rüyalarımızda geçmişte yaşadığımız olaylar ile ilgili çok az sayılı rüya görürüz. Fakat hangimizin rüyasında gördüğü bir şey gerçek olmamıştır ki?

John W. Dunne’ın gelecek ve rüya deneyleri bir bakıma deneme yanılma yoluyla gerçekleşmiştir. Kendisi uykudan uyandığı sırada hemen bir not defteri alarak rüyalarını not alır ve etrafındakilere gösterir. Bir bakıma etrafındakileri olaydan önce uyararak hem iyilik yapmış olur hemde kendini kanıtlamış olur. John W. Dunne’ın iki önemli rüyası etrafındakileri şaşırtmıştır. Bir rüyasında kendisini bir dağ yamacında görmüştür ve dağın çevresi çatlak,dumanlıydı. Yanar dağ patlıyordu. Rüyanın devamında ise kendini bir adada gördü ve adanın yerlilerini ölüm tehlikesinden kurtarıyordu hatta kendisine yardım etmeyen Fransızlar ile kavga ettiğini de belirtmiştir. Bu rüyayı gördüğünde Afrika da bulunuyordu. Oraya gelen gazetelerde şu satırları okudu; “Martinigue’deki yanardağı patlamasında 40.000’den fazla insanın öldüğü tahmin ediliyor…” Rüyası tamamen gerçekleşmişti.
İkinci rüyası ise daha kişisel bir olayla ilgilidir. Bu rüya kardeşi ve kendisi arasında geçiyor. Rüyasında bir at gördü ve bu at parmaklıklar arasındaydı gerçeğe göre bu parmaklıkları aşması imkansızdı bir atın. Sonuçta rüyaydı, her şeyin bir imkanı vardır rüyalarda öyle de oldu at parmaklıkları aştı ve üstüne hızla koşmaya başladı tam burada uyandı ve yine rüyasını kayıt altına aldı. Ertesi gün kardeşi ile balığa çıktılar ve dikkatlerini bir at çekti at tıpkı rüyasında ki gibi hırçındı ve parmaklıkların arkasındaydı. Gerçekten de o yükseklikte bir parmaklığı bir atın geçmesi olanaklı değildi. Dunne kendi kendine telkin verdi ve “Her şey rüyam ile paralel olacak değil ya!” dedi. İç sesiyle konuşması bitmeden at bir şekilde parmaklıkları aştı ve iki kardeşe doğru atıldı hızla. Dunne oldukça şaşkındı zar zor kurtulmuşlardı attan. Atın saldırmasından ziyade rüyalarının gerçeklik payı onu hayli korkutmuştu.

19. yy’da Fransız Marquis d’Hervey de Saint-Denys bir deneyinde uyuyan bir insana tat,koku veya ses hissettirildiğinde rüyalarını tat,koku veya sese göre yönlendirdiğini gözlemiştir. Fransız adam bir deneyinde uyumadan önce ağzında süsen kökü çiğneyen bir kadın hayal etmiş ve hizmetçisinden o uyurken ona süsen kökü kokusu koklatmasını rica etmiş. Rüyasında gerçekten de süsen kökü çiğneyen bir kadın görmüş. Fransız adam bir başka deneyinde ise bir kadınla bir müzik eşliğinde dans etmiştir ve uykusunda dans ettiği müziği dinlediğinde devamlı dans ettiği kadını görmüştür.
Kaynak: korkubilimi.com
|
|
|
Zihinsel Olarak Sizi Güçlü Kılacak 18 Tavsiye |
Yazar: EvrimBilge - 11-01-2018, Saat: 17:59 - Forum: KİŞİSEL GELİŞİM
- Yorum Yok
|
 |
Kalabalık şehirlerde yaşamak, yaşadığınız ülkede yaşanan sorunlar , maddi ve manevi durum… Neredeyse her dakika değişen hayatlarımızda bedenen yorgun olduğumuz kadar zihinsel olarak da kendimizi yorgun hissederiz. Zihinsel yorgunluk, bedensel yorgunluktan daha kötü bir durumdur ve neredeyse yapacağımız her işi etkiler. Peki zihinsel olarak nasıl güçlü kalabiliriz?
İşte zihinsel olarak güçlü kılacak 18 tavsiye!
1- Durmadan Devam Edin!
Kendinize üzülmekle vakit kaybetmeyin! Kaybettiklerinizle değil kazanacaklarınızla ilgilenin.
2- Kendinizi Kontrol Altında Tutun!
Gücünüzü boş yere harcamayın! Hedefinize yönelik çalışmalar yapın ve amacınıza uygun olmayan işlerle vakit kaybetmeyin.
3- Değişime ve Değişmeye Açık Olun
Yeniliklere açık olun! Yeni teknoloji, ekonomi ve sanat gibi gelişmeleri takip edin ve değişime ayak uydurun.
4- Mutlu Kalın
Şikayet Etmeyin. Elinizdekilerle ne yapabileceğinizle ilgilenin ve başarısızlıklarınız için şikayet etmek yerine ders çıkartın.
5- Nazik Olun
Daima adil ve saygılı olun. Diğer insanların davrandığı gibi onlara davranmayın, kendiniz olun. Unutmayın, dünyayı küçük şeyler değiştirir!
6- Riskleri Hesaplayın
Yapacağınız her işin risklerini hesaplayın. Eğer makul ise beklemeden harekete geçin.
7- Şu Ana Yatırım Yapın
Geçmişi düşünmeyin! Artık geçmiş sizin için sadece ders çıkarabileceğiniz bir platform. Şu an için elinizden geleni yapın ve unutmayın; güzel bir gelecek, şu anı en iyi şekilde değerlendirmekten geçer.
8-Geçmiş Davranışlarınız için Sorumluluğu Kabul Edin
Geçmişteki hatalarınızdan ders çıkartıp aynı hatalara düşmeyin! Geçmişte yaptığınız her şey sizin iradenizle yapılmıştır. İyi veya kötü her ne varsa sorumluluğunuzu kabul edin ve aynı hataya düşmeyin.
9- Başkalarının Başarılarını Takdir Edin
Başkalarını, başarılarını ve hikayelerini öğrenin; onları takdir edin. Unutmayın ki kendi ışığına güvenen, başkalarının ışığından rahatsız olmaz.
10- Başarısız Olmayı Kabullenin
Başarısız olmayı kabullenin fakat pes etmeyin. Düştüğünüz yerden kalkın ve kendinizi geliştirmeye devam edin.
11- Yalnızlığın Tadını Çıkartın
Yalnız olmaktan korkmayın. Tek başınıza eğlenmeyi ve vakit geçirmeyi öğrenmelisiniz. Bu sayede kendinizi daha güçlü hissedeceksiniz.
12- Çalışmak ve Başarmak için Daima Hazır Olun!
Bir şeyi yaparken başarısızlık yerine çok başarılı olacağınızı düşünün ve çalışmaya başlayın!
13- Güçlü Kalın
Sonuçlar ne olursa olsun güçlü kalın! Güçlü kalmak, daha iyi düşünmenizi ve sağlam adımlar atmanızı sağlayacaktır.
14- Temel Düşünceleri Değerlendirin
Herkesçe doğru bilinen yanlışlar olabilir. Onları değerlendirin ve gerektiğinde değiştirin. Bu sayede körü körüne bir bilgiye bağlanmak yerine daha doğru bilgilere sahip olacaksınız.
15- Zihinsel Enerjinizi Akıllıca Harcayın
Gereksiz düşüncelerle zihninizi doldurmayın. Size zarar veren düşünceleri uzaklaştırın ve faydalı şeyler düşünerek enerjinizi doğru yerde kullanın.
16- Verimli Düşünün
Düşüncelerinizi nasıl yönlendirmeniz gerektiğini öğrenin ve olumsuz şeyler yerine üretken şekilde düşünün.
17- Huzursuz Durumlara Tolerans Gösterin!
Her türlü ortamda kendinizi kontrol etmeyi öğrenin! Unutmayın zihninizi nasıl isterseniz öyle kullanabilirsiniz.
18- İlerlemenizi Kontrol Edin!
Her gün kendinizi sorgulayın. Ne kadar ilerlediğinizi, ne yapmak istediğinizi ve önünüze çıkabilecek engelleri düşünün. Böylelikle hedefinize ulaşmak oldukça kolay olacak.
İşte hep birlikte okuduk: Zihinsel olarak güçlü kılacak 18 tavsiye. Zor olmasa gerek, öyleyse canlanın!
Kaynak: ceotudent.com
|
|
|
Size Gönderilen Mesajları Duymamazlıktan Gelmeyin Dikkat Etmeniz Gereken: 7 İç Ses |
Yazar: EvrimBilge - 11-01-2018, Saat: 17:54 - Forum: BİLGİ PAYLAŞIMI
- Yorum Yok
|
 |
1.Her şeyin harika gittiği bir gün düşünün fakat iç seziniz size sürekli kötü bir şey olacak diye sesleniyor. Üstelik bunun için görünür de hiçbir sebep yok. Etrafınızdaki insanlar size deli muamelesi yapabilir fakat siz buna aldırmayın. İç sezinize güvenin ve onu dinleyin çünkü diğer insanlar sizin hissettiklerinizi hissedemezler.
2.Bir şey veya bir kişi hiçbir sebebini bilmediğiniz bir şekilde size çekici gelebilir.
3.Bir kişiyle çok samimi giden bir ilişkiniz var. Fakat kafanızın içinden ufak bir ses size aslında o kişiyi gerçekten sevmediğinizi söyleyebilir.
4.Bir anda vücuduzun güçsüz düştüğünü hissedebilirsiniz. İç sezinizi dinleyin ve mutlaka kendinize bir baktırın. Hastalık kapınızı çalıyor olabilir!
5.Bir durumun içindesiniz ve içinizden bir ses bu iş olmayacak diyor. Bu sesi duymamazlıktan gelmeyin. Geçmişinizden bir durum hala peşinizi bırakmıyor olabilir ve siz bunun neden şimdi ortaya çıktığını bilmiyorsunuz.
6.Tanımadığınız bir insana deli gibi yardım etmek istiyorsunuz. Hayatımız boyunca yaptığımız bilinçdışı gözlemleriniz sizi tanımadığınız bir insana yardım etmeye itiyorsa bu içgüdüyü mutlaka dinleyin. Sonunda mutlaka bir hayır ortaya çıkacaktır.
7.Nedenini bilmeseniz de, başarılı olup olmayacağını bilemdiğiniz bir iş ya da olay ile alakalı çekim hissedebilirsiniz. Bazen fazlasıyla düşünmek bazı başarılan imkansız olmasına sebep olur, Bu yüzden içinizde size devam etmeniz için seslenen o sesi dinleyin. Sonuçlar sizi fazlasıyla şaşırtacaktır.
Kaynak: filoji.com/size-gonderilen-mesajlari-duymamazliktan-gelmeyin-mutlaka-dikkat-etmeniz-gereken-7-ic-ses/
|
|
|
|